VAROLUŞ

Bir zamanlar alemde Cenab-ı Allah’tan gayri bir bir canlı, cansız yoktu. Varlık alemi bizim gördüğümüz bildiğimiz şeylerden ibaret değildir. Daha keşfedilmemiş nice nice varlıklar ve âlemler vardır. Her an yeni yeni bilinmediklerin keşfi bunun delilidir. 

Varlık âlemi şu bizim yaşadığımız dünyamızdan ibaret değildir. Önceden yazılmış bazı kitapların başında “18 bin alemin Rabbine hamd olsun” diye başlamıştır. 

Varlık aleminde hiçbir şey kendi kendine olmaz ve olmamıştır. Her şeyi bir var eden vardır. Oda Âlemlerin Rabbi olan Cenab-ı Allah’tır. Görünen görünmeyen her şeyi o yaratmıştır. 

Yaratılan, yaratamaz. “Yaratıcı” kelimesini kullananlar oluyor. Tabiatı yaratıcı görünler oluyor. Meydana gelen olaylar için “Tabiat olayları” deniliyor. Bunlar, Allah’ın varlığını kavrayamamış kimselerdir. 

Yaratmak yoktan var etmektir. Biz yaratıcı kelimesini Allah için kullanırız. Tabiat yaratıcı olamaz. İnsan ancak var olan bir şeyde değişiklik yapabilir. 

Varlık aleminin yaratılışı konuşunda Kur’an da şöyle buyrulur:

“Allah gökleri ve yeri yerli yerinde yaratmıştır.” (Caşiye:22)

Bir ayette de:

“Her şeyi yaratıp nizam veren mukadderatını tayin eden Allah’tır” (Furkan:2)

Başka bir ayette de:

“Her şeyi çift çift yarattık ki, düşünüp ibret alasınız diye: (Zariyat:49)

Bu ayetlerden anlıyoruz ki, her şeyi yaratan, belirli bir zaman sonra da yok edecek ve huzurunda toplayacak olan Allah’tır.

Allah yaratmaya devam etmektedir. Her yeni yeni oluşumlar Allah’ın eseridir. Kur’an’da:

“O Allah her an yaratmak halindedir” buyrulur. (Rahman:29)

Yaratılanlar için kurulan düzen, intizam gösteriyor ki, hiçbir şey bazılarının iddia ettiği gibi kör tesadüfün eseri değildir. 

İnkarcılara aslında kendilerinin varlığı delil olarak yeter. Allah insanı en mükemmel biçimde yaratmıştır. Meselâ; her insanın sesinin, parmak izinin, DNA sının farklı olması, insanın iç organlarının yapısı, çalışması, aklı, ruhu akıl sahiplerine Allah’ın yaratıcılığına delil olarak yeter de artar bile. 

Kurulu düzen karşısında nice düşünürler. “Allah olmadan bu nasıl olur” deyip Müslüman olmuşlardır. 

Kur’an’da:

“O Allah ki, birbiriyle uyumlu yeri göğü yaratmıştır. Rahman olan Allah’ın yaratmasında hiçbir uyumsuzluk göremezsin. Gözünü çevir de bir bak, bir bozukluk görebiliyor musun? Sonra tekrar tekrar bak göz aradığın bozukluğu bulmaktan aciz ve bitkin kalacaktır.” (Mülk:3-4) buyrularak insan düşünmeye davet edilmiştir. 

Darwin gibi ataistler tabiattaki tasarımı doğa kanunu diyerek inkar etmişlerdir. 

Cenab-ı Allah yaratmasındaki sebebi şöyle ifade ediyor. 

“Hanginizin ameli daha güzel olacağı hususunda sizi imtihan etmek için…” (Hud:7)

“Gökleri yeni ve ikisinin arasındakileri oyun olsun diye yaratmadık” (Enbiya:16)

“Allah’ın kötülük edenleri yaptıkları ile cezalandırması, güzel davrananları da daha güzeli ile mükafatlandırması içindir” (Necim:31)

0

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir