TEDAVİ YOLLARI

Peygamber (sav) hasta olmamak için yaptığı tavsiyelerin yanında hasta olanlara da tedavi yollarını göstermiştir. Hastalara bitkilerden ilaç elde eden kimselere gitmesini tavsiye etmiştir. Tavsiye ettiği tedavi şekillerini bizzat kendisi uygulamıştır.

*                 *               *

                   Peygamber (as) ın tavsiye edip uyguladığı tedavi yollarından bazıları şöyle sıralayabiliriz.

  • AteĢli hastalıklarda; peygam-ber (as) soğuk kuyu sularını tavsiye etmiştir:
  • “Ateşli hastayı su ile serinletin.” (Müslim Selam:82) buyurmuştur.
  • Rafi İbni Hadiç (ra) peygamber (as) şöyle dedi der: 
  • Hararet (ateş) cehennemden bir kabarmadır. Hararetinizi soğuk su ile soğutunuz.” (Buhar, Tıp:28)
  • Sıtma ve ateşli hastalıklarda bir kırba suyu başından döküp yıkanın.” (Ramuz elEhadis:530/4)
  • Enes (ra) peygamber (as) ın şöyle dediğini rivayet eder: “Sizden biri hummaya yakalandığı zaman onun üzerine üç gece seher vaktinde su dökünüz.” (Age:42/13)
  • *               *

 Peygamber (sav) bazı hastalara yaylalara çıkmasını, bazılarına da seyahat etmesini önermiştir. Şöyle buyurur:

  • “Seyahat edin ki sıhhat bulasınız.” (Müsnet:2/380)
  • Yolculuğa çıkınız, sıhhat bulur-sunuz.” (Age)  –  “Bir grup insan peygamber (as)a şöyle demiştir:
  • Biz göçerdik, Medine’ye yerleştik bu bize yaramadı.
  • Peygamber (as) onlara: “Geldiğiniz yere dönün” cevabını vermiştir.” (Buhari, Tıp:27)         Peygamber (as) sıcaktan sakınmayı tavsiye etmiĢtir.
  • “Sıcaklar arttığında kan aldırarak sıcağın vereceği zararı önleyiniz. Aşırı sıcaktan kan hücum ederek öldürmesin.” Sıcağın vereceği zararı önleyiniz. Aşırı sıcaktan kan hücum ederek öldürmesin.” (Ramuz el-Ehadis:71/6)
  • *               *
  • “Gölgede olduğunuzda, size güneş gelirse hemen kalkıp gölgeye gidin. Zira orası zararlıdır.” (Ali Rıza Karabulut, Tıbb-ı Nebevi:1/296)
  • *               *

      Hz.Aişe (ra) güneşte su ısıtırken peygamber (as) ona:

  • “Ya Aişe! Böyle yapma! Güneşte ısınan suyu kullanmak cilt hastalığı yapar.” Demiştir.
  • *               *

 Bugün ilim adamlarımız güneşte fazla kalmayın diye uyarıyor. Cilt kanserine sebep olur diyorlar. Tansiyon, kalp ve şeker hastalarının güneşe çıkmamalarını öneriyorlar.

Güneşte fazla kalmak, katarakt riskini arttırdığını bilim adamlarımız açıklıyor.

(04.08.2007, Yenişafak)

 İstanbul Üniversitesi Cerrah Paşa Tıp Fakültesi doktorlarından Prof.Dr.Oğun Çetinkale, güneşte kalanlarda deri kanseri vakalarının çok sık görülmeye başladığını açık-lamıştır. (06.08.2007, Yenişafak)

*                 *               *

 Peygamber (as) sağlıklı olmak ve sağlıklı yaşamak için kan aldırmayı tavsiye etmiĢtir. Şöyle buyurur:

  • “Tedavi olduğunuz şeylerin en hayırlılarından biri kan aldırmaktır.” (Ramuz elEhadis:149/6)
  • *               *
  • Ebu Hureyra (ra) şöyle nakleder: “Hacamet (kan aldırmak) hastalıklara şifadır.” (Age:202/4)
  • *               *
  • Peygamber (as) baş ağrısından şikayet eden birine: “Başı ağrıyan kan aldırsın.” Buyurmuş, kan aldırmasını tavsiye etmiştir. (Müslim, Selam:71)
  • *               *

 Peygamber (as) aç karnına kan aldırmayı tavsiye etmiştir: “Aç karnına hacamat olmak şifadır, devadır. Tok karnına hacamat olmak derttir. Ayın on yedinci günü olmak şifadır. Salı günü olmak da beden için sıhhattir…” (Ramuz el-Ehadis:202/2) buyurmuştur.

  • *               *

      Bir hadislerinde de şöyle buyurur:

  • “Başın ortasından kan aldırmak, deliliğe, cüzama, uyuşukluğa, baş, diş ve göz ağrılarına faydalıdır.” (Age:318/6)
  • Ebu Bure (ra) dan rivayet edilen bir hasite Allah Rasûlü şöyle buyurmuştur:

      “Tedavi olduğunuz şeylerden şu üç şeyde şifa vardır:

  1. Kan aldırmak,
  2. Bal şerbeti,
  3. Dağlama (Elektrik tedavisi)”  

(Age:149/7)

  • *               *

     Rasûlullah (sav)e göre perhiz tedavinin baĢıdır:

      Cafer b.Muhammed (ra) şöyle der:

  • “Peygamber (as)a bir sepet taze hurma hediye gelmişti. Hz.Ali ise sıtma hastalığından rahatsızdı, ona yedi tane hurma verdi ve „Bu kadar yeter. Çünkü sen hastasın’ dedi.
  • “Azı karar, çoğu zarar” hesabı peygamber (as) birden kuvvetli bir gıda olan hurmayı sınırlı yemesi gerektiğini belirtmiştir.

      Allah Rasûlüne göre ölçülü yenilip içilecektir.

  • *               *

Bazı hastalıklara fazla su içmesi zararlıdır. Bunu bir hadislerinde şöyle ifade etmiştir:  – “Allahü Teala bir kulu sevdi mi onu dünyadan korur. Tıpkı sizin birinin hastasına suyu yasaklaması gibi.” (Tirmizi, Tıp:1) demiştir.

  • *               *

      Ukke İbni Âmir (ra) Allah Rasûlü şöyle buyrdu:

  • “Hastalarınızı yiyip içmeye zorlamayın.” (Age:4)

 Zorla yedirmek, hastaya yaramaz. Atalarımız bunu: “İstenmeyen aş, ya karın ağrıtır ya da baş” demişlerdir.

 Hz.Aişe (ra) peygamber (as) ın şöyle dediğini nakleder: “Sütlü çorba hastanın kalbini dinlendirir. Hüznünün bir kısmını da alır.” (Buhari, Tıp:8)

 Perhiz, yiyip içmemek değildir. Aç kalmakla olmaz. Perhiz; ölçülü yemek, ihtiyaç kadar yemek, rahatsızlık verecek şeyleri yememektir.

  • *               *

 Büyüye ve büyücüye karĢı peygamber (as) önce büyü (sihir) yapmanı büyük günahlardan biri olduğunu bildirmiştir.

 Büyü, insana büyük zararlar verdiği, insanın aklını, mizacını ve sağlığını bozduğu için kendisine büyü yapılan hasta olur, dengesi, kimyası bozulur.

      Peygamber (as): “Sihir yapmak-tan sakınınız.” (Müslim, İman:44) buyurmuştur.

 Büyüye ve büyücüye karşı Ayete’l Kürsi, İhlas, Felâk ve Nâs Sûreleri’nin okunmasını tavsiye etmiştir.

  • *               *  

Peygamber (as) Nazar (göz değmesi) hakkında tavsiyelerde bulunmuştur. Çünkü nazarın vereceği zarar büyüktür.  “Nazar, insanı mezara, deveyi kazana koyar” buyurmuştur.

      Bir hadislerinde de: “göz değmesi haktır” (Buhari Tıp:36) buyurmuştur.

      Allah Rasûlü nazar değmesi konusunda şu tavsiyelerde bulunmuştur.

  • “Eğer hoşunuza giden bir şey olursa, „Bârekellah’, „Maaşallah’ deyin.” (Tirmizi, Tıp:32) buyurarak nazarın değmesini önlemeyi tavsiye etmiştir.

 Nazar değen kimseye de abdest almasını, abdest suyunu üzerine dökmesini tavsiye etmiş ve:

  • “Nazar değen yıkansın, abdest alsın.” Buyurmuştur. (Ebu Davut, Tıp:15)

 Hz.Aişe (ra): “Allah Rasûlü, nazara karşı okumayı emrederdi.” Demiştir. (Ramuz elEhadis:549/13)

 Allah Rasûlü, göz değmelerinde Fatiha, Ayete’l-Kürsi, İhlas, Felâk ve Nâs Sûrelerini okumuş ve bunların okunmasını tavsiye etmiştir.

  • *               *

      Peygamber (as) deri ve cilt hastalıklarında kına kullanmayı tavsiye etmiştir.

 Kına, Arabistan’da yetişir. Tedavi maksadı ile kullanılır. Kurutucu, sertliği, yumuşatıcı, yanıklara sürülür, ağrı giderici, uyuzu tedavi edici, saç bitirici ve stresi önleyici olarak kullanılır. Ayrıca; güzellik maksadıyla da kullanılmaktadır.

  • *               *

      Peygamber (as) şöyle buyurur:

  • “Kına ile boyanınız. Zira kına; gençliğinizi, güzelliğinizi, istek ve arzularınızı arttırır.” (C.Sağır:1/11) + (Ramuz el-Ehadis:20/3)

      Peygamber (as)a hizmet etmiş yanında bulunmuş olan Selmâ (ra) şöyle demiştir:

  • Ayaklarından veya bir yaradan şikayet edene: „Ayaklarına kına yak’ derdi.” (Ebu Davut, Tıp:3858)
  • *               *

      Prof Dr.İdris Yücel şu açıklamayı yapmıştır:

 Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi’nde yapılan bir çalışmada, meme ve bağırsak kanseri tedavisinde kullanılan bazı ilaçların yan etkisi olarak meydana gelen el ve ayak yaraları kına ile tedavi ediliyor. Prof.Dr.İdris Yücel, meme ve kalın bağırsak kanseri tedavisinde kullanılan fluoropirimidin grubu ilaçların yan etkisi olan el ve ayak yaralarını kına ile tedavi ettiklerini söyledi. Uygulamayı tesadüfen ortaya çıkardıklarını belirten Yücel, “Tedavi için bir kadın hastam geldi. Kullandığımız ilaçların yan etkisi olarak ayaklarında yaralar çıktığını ve kendisine bir ilaç daha verilmemesini istedi. Elinde olup olmadığına baktım. Kınalı olan ellerinde yara yoktu. Normal şartlarda elinde de olması gerekiyordu. Ayaklarına da kına yakmasını istedim. 3 hafta sonra geldiğinde ayaklarına yara yoktu” dedi. (19 Eylül 2007, Yenişafak)

0

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir