Peygamberimiz Hz. Muhammed (S.A.V)’in Konuşma Tarzı
Allah Rasûlü, tebliğ görevini yaparken hep tatlı dilli ,güler yüzlü olmuştur.O’nu dinleyen ,bir daha dinlemek isterdi.O’nun konuşması kimseye bıkkınlık vermezdi. –“Rahmet olarak gönderildi, lanetleyici değilim.” buyurmuştur.(Müslim Birr: 87)
–Herkesle iyi geçinir kimseyle münakaşa etmezdi. Beddua da etmezdi. Sövmeyi, kaba konuşmayı asla sevmezdi.Herkese iyi davranırdı. Bir hadislerinde :
–“Kadınlarınıza iyi davranınız.En hayırlınız, kadınlarına iyi davrananınızdır.Kadınlarınızı döv-meyiniz.”buyurmuştur.
–“Herhangi bir kadın ki ,eşi kendisinden razı olarak ölürse ,cenneti hak etmiştir.” (Peygamberin Şemali ,Ali Yardım: S.327)
–Kimseye kızmazdı, bağırıp çağırmazdı.
Hz.Aişe (ra) , bir gün sinirlenir.Peygamber, ona :
–“Ya Aişe, neyin var? Yine şeytanın gelmiş!” Hz.Aişe:
“Senin şeytanın yok mu ? Sen öfkelenmez misin?” deyince :
–“Var.Fakat ben, Allah’a dua ettim de bana yardım etti.Böylece onun şerrinden korundum. Şeytanım Müslüman oldu. O, bana hayırdan başka bir şey telkin etmez.”cevabını verir. (S.290)
Hz.Aişe (ra) : “Allah Rasûlü , tane tane her kelimenin arasını ayırarak konuşurdu.” derken,
Hz.Enes (ra) :” Allah Rasûlü, bazı konuların iyice anlaşılması için bazı kelimeleri üçer defa tekrar ederdi.”
Hz.Ali (ra) :” Allah Rasûlü,ihtiyaç duymadan lüzumsuz yere konuşmazdı.Söze Allah’ın adını anarak başlar, sonunda da yine Allah’ın adını anar, konuşmayı öyle bitirirdi. Az sözle çok şey ifade ederdi.Sözlerinde ne bir fazlalık ne de bir eksiklik olurdu.”
–Dünya ve dünyadakilerin hiçbiri Allah Rasûlünü, öfkelendirip sinirlendiremezdi. Gülümsediklerinde mübarek dişleri gözükürdü. (S.291,292)
- Allah Rasûlü, bizim bilmediklerimizi, gör- mediklerimizi bilip gördüğü için devamlı tefekkür halinde bulunurdu.Çoğu zaman hüzünlü olurdu.
- Allah Rasûlü, hiçbir zaman kahkaha ile gülmezdi.O’nun gülmesi tebessüm hali idi. Çünkü şöyle derdi:
–“Siz ,benim bildiklerimi bilseydiniz, az güler çok ağlardınız…”
–“Çok gülmeyin; Zira gülmenin aşırısı kalbi öldürür.” derdi.
–Her şeye rağmen Allah Rasûlü, güleç yüzlü idi.Kimse O’nu asık suratlı görmemiştir. O, hep tatlı dilli güler yüzlü olmuştur.
Çerir (ra) : “Allah Rasûlü, benim hiçbir isteğimi geri çevirmemiştir.Beni nerede görseler gülümsemişlerdir.” (S.299) der.
Allah Rasûlü, şaka da yapardı.Ama şaka yaparken, sadece hakikati söylerdi.Yeri gelmiş herkesle şaka yapmıştır.Enes (ra) ile “iki kulaklı” diyerek şakalaşmıştır.Mesela yaşlı bir kadına: “Cennete kocakarılar girmez.” demiştir.Sonra da “Cennete kadınlar, ihtiyar olarak girmezler.”diyerek sözünü tamamlamıştır.(S.313) Şakada yalan karıştırmaz, doğru sözlerle şaka yapardı.