Ölenin ardından okunanların ölüye ulaşmayacağı inancı yanlıştır

Dikkat çekmek isteyen bazı kimseler doğru-yanlış demeden, nelere sebep olacağını düşünmeden, vebalinden korkmadan bir şeyler söylüyor. Kalanların ölenlere borcu vardır.

Sadaka-i cariyelik işler yapacaklardır.

  • Ölenin ardından iyi şeylerde ulaşır, kötü şeylerde ulaşır. Mesela hayırlı evlat rahmet olur, ölüyü rahatlatır. Hayırsız evlat lanet okur, kemiklerini sızlatır. 
  • Ölenin borcunun ödenmesi azaptan kurtarır.
  • Yapamadığı ibadetlerin fidyesi verilir, adağı yerine getirilir, yemin kefareti verilir. Zekat borcu varsa ödenir.
  • Ölenin cenaze namazı kılınır, dua edilir.
  • Mezar taşına ‘Fatiha’ yazılır okunulması istenir.
  • Ölen için hayır yapılır sadaka dağıtılır.
  • Ölen için hatim indirilir, mevlit okutulur, Yasin okunur. Atalarımız, kimsesiz ölüler için Kur’an okutan vakıflar kurmuştur.
  • Mezarlıktan geçerken layık olanlar için üç İhlas bir Fatiha okunur.
  • Peygamberimiz (sav) ölüler için dua etmiştir ve: “Ölülerinize Yasin okuyun azabı hafifler, ölmek üzere olanın ölümü kolaylaşır!” (Ramuz el-Ehadis: 79/4)
  • Kardeşiniz için Allah’tan mağfiret isteyiniz ve kendisine sükunet vermesini dileyiniz. O şimdi sorguya çekilmektedir. (R.Salihın:301)   
  • “Kabirdeki boğulmak üzeredir; dua bekler, dua edilirse sevinir.” (Ramuz el-Ehadis: 368/10) demiştir.

Ölenin vasiyeti varsa, malının üçte birinden yerine getirilir. Üçte bir yetmeyecek olursa, tamamını yerine getirmek mirasçılara kalmıştır.

Ölenin oruç, zekat borçları varsa ödenir. Yemin keffareti verilir. Kula borcu varsa, ödenir, borçtan kurtarılır. Son anlarında hiçbir şekilde kılamadığı namaz borçlarının bir vakte, o yılın fıtır sadakası üzerinden hesap edilir, ihtiyaç sahiplerine verilir.

Ölenin bütün borçları hesap edilerek bir miktar paranın “kabültü-vehebtü” denilerek elden ele dolaştırılarak borçlarının ödenme yoluna gidilmesi, devir-ıskat yapılması doğru değildir. Ödeme gerçekçi olmalıdır. Keyfî, mazeretsiz kılınmayan namazların keffareti olmaz. Fidye fakirin hakkıdır. (Dedemin altı-üstü diye ninemin bir ineği bir öküzü varmış, hoca öküzü almış gitmiş. Ninem eşekle tarlasını sürmüş.)

0

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir