Nasıl iyilik ehli olunur?

”Benim iyiliğimde bana kötülüğünde bana başkasından bana ne” denemez. Tek başına kurtuluş yoktur. İnsan başkalarından da sorumludur.

İbn-i Sina’nın güzel bir sözü var:

“Cennete yalnız girilmez. Cennete yalnız girmek isteyen zaten cennetlik değildir.

Allah Kur’an’da: “Hanginizin daha iyi işler yapacağını sınamak için ölümü ve hayatı yarattık” buyuruyor. (Mülk:2)

Bir ayette de Cenab-ı Allah kullarının iyilik yapmasını emrediyor. İyiliğin karşılığının cennet olduğunu bildiriyor. (Yunus:26)

İyilik yaparak iyilik ehli olunur.

İnsanları Allah’a çağırmakla iyilik ehli olunur. (Fussılat:33)

İyiliği emretmek kötülükten sakındırmakla iyilik ehli olunur. (Tövbe:71)

“Siz insanlar için hayırlı kimselersiniz iyiliği emredip kötülükten vazgeçirmeye çalışırsınız” (Al-i İmran:110) buyrularak nasıl hayırlı insan olunacağı bildirilmiştir.

Lokman Suresinin 17. Ayetinde de:

“Namaz kıl. Uygun olanı buyurup fenalığı önle, başına geleni sabret. Doğrusu bunlar azmedilmeye değer işlerdir.” Buyrularak namazla, sabırla ve kötülüğü önlemekle iyilik ehli olunabileceği bildirilmiştir.

Diğer ayetlerde de ibadetlerle de iyilik ehli olunabileceği bildirilmiştir. (Tövbe:112, Haç.41)

Bir ayette de: “Kendi canları çekmesine rağmen yemeği ihtiyaç sahiplerine yedirenlerin iyilik ehli olduğu bildirilmiştir. (İnsan:8)

Ayetlerde iyiliği emretmekle beraber kötülükten men etmek zikredilmiştir. Çünkü, kötülüğü yok etmeden iyilik hakim kılınamaz. Kötü haldeyken iyilikten söz edilemez.

Allah Kur’an’da: “Yapmayacağınız şeyleri niçin söylüyorsunuz. Yapmadığınız şeyleri söylemeniz Allah yanında büyük bir nefretle karşılanır” (Saff:2-3) buyurarak yapmadığını söyleyeni kınıyor.

Peygamber (as) Miraca çıktığında dudakları ateşten makasla kesilen kimseler görüyor Cebrail (as)a soruyor:

-Kim bunlar? Diyor. Cebrail (as):

-Bunlar dünyada başkalarına iyilik emreden fakat kendileri yapmayan kimseler cevabını veriyor. (Ramuz:292/13)

Peygamber (sav) bir hadislerinde: “İyilikten hiçbir şeyi küçük görme, yap!” buyurmuştur. (Ramuz:469/4)

İyilik ehlinin akıbetini de şöyle haber veriyor.

“iyilik ismi gibi iyidir. Dünyada iyilik ehli olan, ahirette de iyilik ehli olur.” (Ramuz: 236/12)

Her yaşta iyilik yapılabilir. Hayatın her döneminde iyilik yapılabilir. İnsan isterse gençliğinde Hz. Yusuf olabilir. İsterse emekliliğinde ibadetleri ile yapacağı hizmetleri ile tam bir Allah adamı olabilir. Emeklilik büyük bir fırsattır.

Her iyilik sadakadır:

Bir gün peygamber (as):

-Her Müslüman sadaka vermelidir”  buyurur.

Oradakiler:

-Sadaka verecek bir şey bulamayan ne yapmalıdır Ya Resulullah? Diye sorunca:

-Çalışır, kazanır sadakasını verir” der. Oradakiler tekrar sorar:

-Ya çalışma imkanı bulamayan ne yapmalıdır? der.

Allah Resulü:

-Muhtaçlara ve mazlumlara yardım eder buyurur.

-Bunada imkan bulamayan ne yapar? Diye sorulur.

Allah resulü:

-Böyle olanlar iyilik yapsın ve kendini kötülüklerden alıkoysun” buyurur, devamında da çünkü bu onun için sadakadır diye ilave eder.” (Buhari, zekat:30)

Yapılan her iyilik sadakadır. Öldükten sonra bile o iyiliğin sevabı görülecektir. Hem de on mislinden yedi yüz misline kadar sevapla ödül vaat edilmiştir.

Bu konuda peygamber (as)

“iyiliğin hepsi sadakadır” (Ramuz:236/13)

“Gizli sadaka Allah’ın gazabını söndürür Sıla-ı Rahim ömrü uzatır. İyilik yapmak insanı kötü akıbetten korur” buyurmuşlardır. (Ramuz:307/4)

Bir hadislerinde de şöyle buyurur:

“Kaderi duadan başka bir şey değiştirmez ömrü ancak iyilik arttırır. Bir adam günahı sebebiyle kendisine gelecek rızkından mahrum olabilir.” (Ramuz:486/11) buyurarak iyilikten mahrum olanın rızkından da mahrum olacağını bildirmiştir.

İyiliğe mani olmanın, iyilikten alıkoymanın münafıklık alameti olduğu bildirilmiştir. (Tövbe:67)

İyilik yapmak dini ve insani görevdir.

Cenab-ı Allah iyiliği emreder:

“Ey Müslümanlar siz hayır işlerinde yarışınız.” (Bakara:148)

“Eğer iyilik ederseniz kendinize etmiş, kötülük ederseniz yine kendinize etmiş olursunuz…” (İsra:7) buyurur.

İyiliğin kaynağı dindir inançtır. J.J.Ruso şöyle der: “İnanmadan da bir insanın faziletli alabileceğini zannederdim. Ne kadar yanılmışım.”

Din iyiliği emreder karşılığında mükafat vadeder ve iyiliğin karşılığının iyilik olduğunu bildirir. Peygamber (as):

“İnsanların en hayırlısı insanlara en çok faydalı olandır” buyurmuştur.

Din iyi niyete de mükafat vadeder. Bir hadiste şöyle buyrulur:

“İyilik yapmak isteyip de yapamayana bir sevap yazılır. Yaparsa 10 ile 700 misli sevap yazılır.

Kim bir kötülük yapmak ister de yapmazsa bir sevap yazılır, yaparsa bir kötülük yazılır Allah dilerse onu da afeder. Helak olacak adam helak olmaya layık olan adamdır.” (Rumuz:122/10) Her bir Müslüman iyilik yapmak ve kötülüğe karşı çıkmakla yükümlüdür. Bu görev ona aynı zamanda Allah’ın emridir.

0

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir