MÜSLÜMAN YALAN SÖYLEMEZ
Yalan, doğrunun gerçeğin zıddıdır. Günahların çirkinidir.
Allah: – “Ey iman edenler! Allah’tan korkun ve doğru söz söyleyin.” (Ahzab: 70)
- “Yalan sözden sakının.” (Hac: 30)
- “Yalan söylemeleri sebebiyle, onlar için elem verici azab vardır.” (Bakara: 10)
- “İnsan, iyi veya fena hiçbir söz söyleyemez ki, onu tespit ve kaydeden yanında murakıp bulunmasın.” (Kaf: 18) ayetleri ile bizi uyarmıştır.
Müslüman, yalan söylemez, verdiği sözde durur, mazeret uydurmaz. Yalan insanın ruh dünyasını mahveder. Bir toplumda yalan çoksa, yalancı çoksa o toplumda suç ve suçlu da çok olur.
Yalan söyleyen, kendine güvenmediği ve imanı zayıf olduğu için yalan söyler.
Menfaat temin edebilmek için mesela; iş hayatında fazla ücret, rapor alabilmek için yalan söylenirse, o para helal olmaz.
Atalarımız: “Yalancının mumu yatsıya kadar yanar”, “Yalancının evi yanmış kimse inanmamış” derler.
Büyük yalanlar, masum sayılabilecek küçük yalanlarla başlar. Bu konuda dikkatli olmak ve çocuklara uyarılarda bulunmak gerekir…
Yalan ne zaman söylenebilir?
Yalan, fitneyi önlemede, zulme, haksızlığa mani olmada, bir Müslümanı kötülüklerden korumada yalan söylenebilir. İnsanları barıştırmada zararsız yalanlar söylenebilir.
Hz. Peygamber: “Üç yerde yalan müsaade edilmiştir: 1. Harpte, 2. İnsanların arasını ıslah için 3. Eşlerin aile yuvasının yıkılmaması için birbirine söyledikleri yalan.” (R. Salihin: 1576) der. Diğer hadislerde de:
- “Her şeyi söylemek, insana yalan olarak yeter.” (R. Salihin: 1577)
- “Yalan yere yemin edene cehennem vacip olur.” (Age: 1745)
- “Bile bile yalan söylemek büyük günahlardandır.” (Age: 1746)
- “Çocuğa: “Gel sana şunu vereceğim der” ve sonra da vermezse, yalan olur.” (Seçme hadisler: 50)
- “Yazıklar olsun o kimseye ki, insanları güldürmek için konuşur ve yalan söyler. Yazık yazık ona.” (Age: 52)
- “Kim görmediği rüyayı gördüm diye anlatırsa, ahirette ona iki arpa tanesi verilerek birbirine düğüm yapıp bağlaması istenir.” (R. Salihin: 1573)
- “İnsanların arasını ıslah için başkasına hayırlı söz söyleyen yalancı sayılmaz.” (R. Salihin: 1576)
- “Yalan kötülüğe, kötülük cehenneme götürür. İnsan, yalan söyleye söyleye nihayet Allah yanında yalancılar defterine yazılır.” (R. Salihin: 1571)
- “Münafığın alameti üçtür:
- Emanete ihanet eder.
- Söz verdiğinde sözünde durmaz.
- Söz söylerken yalan söyler.”(R. Salihin: 1572) buyurur.
Yalan, terk edilirse insan bir çok kötülükten korunur ve kurtulur. Biri Peygamber (as)a gelerek:
- Üç günaha tutuldum.onları yapmadan duramıyorum. Bunlar: zina, içki ve yalan, der. Peygamberimiz ona:
- Yalanı benim için terk et, der. O da:
- Peki, yalan söylemeyeceğim, cevabını verdi.
Bir kötülük yapacağı zaman hep peygambere verdiği söz aklına gelir. Ve peygamber bana sorsa yalan söyleyemem diye düşündü ve kötülüklerden kurtuldu.
Lokman (as) oğluna şöyle demiştir:
- “Oğlum, yalandan sakın. Zira yalan serçe eti kadar tatlıdır. Ondan pek az kimse kurtulabilir.”
Hz. Ali de: “Allah yanında en büyük hata, yalan konuşmaktır” demiştir.