MÜKELLEFİN İŞLERİ

Mükellef, sorumlu kimse demektir. Dinde dinin emir ve yasaklarından sorumlu kimse demektir.

Mükellef, akıllı ve buluğ çağına girmiş, inançlı kimsedir.

A) Mükellefin işleri sekiz tanedir:

1- Farz: Kesin delille sabit Allah’ın ve Rasülünün emrettiği işlerdir. Mesela; namaz kılmak, zekat vermek, hac etmek gibi.  

Farzın mutlaka yerine getirilmesi gerekir. Terki halinde ağır suç işlenmiş olur. Farzın inkar edilmesi ise kişiyi dinden çıkmasına neden olur.

Farz ikiye ayrılır:

  1. Farz –ı ayn: Her sorumlu müslümanın mutlaka yerine getirmesi

gerektiği farzdır. Namaz kılmak gibi.

  • Farz –ı kifaye: Sorumlu olan kimselere topluca emredilen şeydir. Bir kısım müslümanların yapmasıyla diğerleri sorumlu olmaz. Cenaze namazı kılmak gibi Farz –ı kifaye terk edilirse, her müslüman sorumlu olur.
  • Vacip: Bu da aslında farz gibidir. Allah’ın ve Rasülünün emridir. Farz kadar kesin değildir. Kurban kesmek, bayram namazı, vitir namazı gibi.

Vacibin terki sorumluluk doğurur, inkar, küfre götürmez. Ama sevaptan mahrum bıraktığı gibi günah kazandırır.  

  • Sünnet:

Sünnet, Hz. Peygamberin sözlü emirleri, yaptığı işler ve sükut ederek tasdik ettiği şeylerdir.

İkiye ayrılır:

  1. Müekked sünnet: Peygamber (as)’ın terk etmediği şeylerdir. Yerine getiren sevap kazanır, terk eden de günaha girer ve şefaatten mahrum olur. Sabah, öğle, akşam ve yatsının son sünneti gibi.
  2. Gayr –i müekket sünnet: Allah rasülünün bazı hallerde terk ettiği şeydir. Yatsının ilk sünneti ve ikindi namazının sünneti gibi.  
  • Müstehab:

Sevilen ve tercih edilen işler demektir. Peygamber (as)’ın bazen yapıp bazen de yapmadığı işlerdir. Nafile oruç ve namazlar gibi.

Böyle işlerin terkinde günah yok. Yapılırsa sevap vardır.

  • MÜBAH

Dinin emir ve yasaklarının dışında kalan yapılmasında sevap, yapılmamasında günah olmayan davranışlardır. Mesela; helâl olan şeylerden yiyip içmek gibi. Ama israf etmeden yiyip içmek.

  • HARAM

Allah ve Rasülü tarafından kesin olarak yasaklanan şeylere haram denir.

(Adam öldürmek, yalan söylemek, eksik tartmak, hak yemek, içki içmek, kumar oynamak, zina etmek, faiz yemek gibi.)

Haram kılınan şey mutlak zararlıdır.

Bazı şeyler doğrudan haram kılınmıştır. Bazı şeylerde harama götürdüğü için haram kılınmıştır. Yabancı birine bakmak veya dokunmak gibi.

Haramın işlenmesi büyük günahtır. İnkar edilmesi ise insanı imandan eder.

  • MEKRUH

Allah’ın ve Rasülünün kesin olmayan yasağına mekruh denir. Dinde yapılması hoş görülmeyen ve yapılmaması istenen şeydir.

Mekruh, haram gibi kesin değildir. Ama terkinde fayda vardır.

Mekruh ikiye ayrılır:

  1. Tahrimen mekruh: Harama yakın mekruhtur. Mesela; gücü varken

kurban kesmemek gibi. Bunun terki cezayı gerektirir, inkarı ise küfre götürmez.

  • Tenzihen mekruh: Helâle yakın mekruh demektir. Açıkça yasak olmamasına rağmen yapılmaması uygun olan şeylerdir. Mesela; abdest alırken burnu sağ elle temizlemek gibi. Camiye giderken soğan sarımsak yemek gibi.

8- MÜFSİD:

Müfsid, başlanmış bir ibadeti bozan şeye denir. Abdestsiz namaza durmak, namazda gülmek, oruçlu iken yemek yemek gibi. Böyle şeyler ibadeti bozar. Kasten yapıldığı için o ibadetin tekrar yapılması gerekir.

0

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir