Kur’an-a göre Allah dostunun bazı vasıfları da şöyledir

Allah dostu Kur’ana göre yaşar ve kazandıklarını da ahirete taşır. Allah’a iyi bir kul, peygambere layık ümmet olmak en büyük arzusudur. Hep daha iyi olayım diye çabalar. Allah dostu, helali haramı birbirine karıştırmaz, şüpheli şeylerden de şidddetle kaçınır. Sırat –ı Müstakimden ayrılmaz. Allah’ın ipine sımsıkı sarılır. Bunun için yolunu asla sapıtmaz.

Kur’an-ı bilip de amel etmiyorsa bir insan, hali de kötüdür, akıbeti de kötüdür. Cuma suresinde Cenab –ı Allah, Tevrat’ı bilip de amel etmeyenleri sırtına kitaplar yüklenmiş merkebe benzetir. (Cuma: 5)

Allah dostunun bazı vasıfları Kur’an-da şöyle sıralanmıştır:

  • “Asra yemin ederim ki insan, gerçekten ziyan içindedir. Bundan ancak iman edip, iyi ameller işleyenler, birbirine hakkı tavsiye edenler ve sabrı tavsiye edenler müstesnadır.” (Asr suresi)
  • “Allah’ın has kulları kimseyi incitmez, gecelerini secde ederek, kıyam durarak geçirirler. “Rabbımız! Cehennem azabını üzerimizden sav” diye dua ederler. Harcama yaptıklarında ne israf ne de cimrilik ederler, ikisi arasında orta bir yol tutarlar.” (Furkan: 53 – 67)

Cenab–ı Hakk’ın, doksan dokuz isminden esirgeyici olduğuna delalet eden “Rahman” ismine izafe ederek övdüğü ve “Rahman’ın kulları” diye andığı kulun özelliklerini Furkan suresinde nasıl sıraladığını birlikte görelim:

Rahman’ın kulları;

  • Mütevazi ve alçak gönüllüdürler.
  • Kendilerine bilgisiz ve cahil kişiler takıldığı zaman, onlara güzel ve yumuşak söz söylerler.
  • Sadece Rab’larına secde ederek namaz kılar ve niyazda bulunurlar.
  • Rabbimiz “bizden cehennem azabını uzaklaştır” diye dua ederler.
  • Harcamalarında (ve her türlü davranışlarında) dengelidirler ve orta yolu tutarlar.
  • Allah’a hiçbir surette eş ve ortak koşmazlar.
  • Cana kıymazlar.
  • Zina etmezler.
  • Tevbe ederler.
  • Yalan yere şahitlik etmezler.
  • Boş ve faydasız söz sarfedenlere rastladıklarında oradan ağırbaşlı olarak geçer ve giderler ve asla onlarla beraber olmazlar.
  • Allah’ın emir ve yasakları kendilerine hatırlatıldığı zaman onları duymazlık ve görmezlikten gelmezler.
  • Allah’tan, kendileri ve içinde yaşadıkları toplum için göz nuru olabilecek eş ve çocuklar isterler.
  • Allah’ın emirlerine uyup, yasaklarından sakınanların ilki olmak isterler.
  • Sabırlıdırlar.
  • “O, müminler ki, eğer kendilerine yer yüzünde iktidar verirsek, namazı kılarlar, zekatı verirler, iyiliği emreder ve kötülükten men ederler.” (Hac: 41)
  • “Onlar kurtuluşa ermişlerdir, onlar namazlarını huşu içinde kılarlar, onlar boş ve manasız işlerden yüz çevirirler, onlar, zekatı verir iffetlerini korurlar, onlar, emanetlerine, ahitlerine riayet ederler. Onlar, namazlarına devam ederler. Firdevs cennetine girecek olan bunlar, orada ebedi kalıcıdırlar.” (Mü’minun: 1 – 11)
  • “Onlar gayba inanırlar, namaz kılarlar, kendilerine verdiğimiz mallardan Allah yolunda harcarlar.” (Bakara: 3)
  • “Onlar, Allah zikredildiği zaman kalpleri ürperir, Allah’ın ayetleri okunduğu zaman imanları kat kat artar ve sadece Rablerine güvenirler.” (Enfal:2)
  • “Erkek ve kadın mü’minler, birbirlerinin Allah için dostudur. İyiliği emreder, kötülüğü yasaklarlar. Namazlarını kılar, zekatlarını verirler. Allah’a ve peygamberlerine itaat ederler…” (Tevbe: 71) Bunlar Allah dostunun Kur’an-da sayılan bazı özellikleridir.
0

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir