KIYAMET GÜNÜ MÜ’MİNLER ALLAH’I NASIL GÖRECEKLER?
Bizim gözümüzün yapısı Allah’ı görmeye müsaid değildir. İnsanın gözü maddeyi görür…
Kur’an’da: “Ona gözler erişemez” (Enam:103) buyrulur .
Kafa gözü ile göremediği gibi kalp gözü ile de rüyada da kimse Allah’ı göremez.
Çünkü Allah mekandan ve şekilden münezzehtir. Ömer Nesefi: “gördüm” diyen küfre girer der. (Akaid:90-91-211)
Mü’minler ancak ahirette göreceklerdir. Kafirler orada da göremeyeceklerdir. Çünkü
Allah onları kör olarak yaratacaktır. (Taha 124-127)
Hz.Peygamber: “Siz ahirette dolunayı gördüğünüz gibi Allah’ı göreceksiniz” (R.salihin:2/1055) diye bildirmiştir.
Miraçtan döndüğünde;
- “Allah’ı gördün mü?” Diyenlere;
- “O bir nurdur O’nu nasıl göreyim” demiştir.Ve;
- “Allah’ı dünyada görmek hiç kimseye mümkün ve muvafık değildir” (İ:Canan Hadis Ans: 17/1328) buyurmuştur.
Kur’an’da; Musa Peygamber görmek isteyince A’raf 143.ayette: “Sen beni göremezsin” dendiği bildirilmektedir.
Kıyamet 22-24: “Ogün de yüzler parlak olduğu halde Rabbine bakacaktır. Nice yüzlerde, somurtacaktır” diye bildirilmiştir.
Bu ayetten anlaşılıyor ki, Cenab-ı Allah dünyada görülemeyecek,ancak ahirette Allah’a inanalar apaçık O’nu göreceklerdir. Rabbim nurcemalini görenlerden etsin.
Ö – SORGU – SUAL
Dünya bir imtihan yeridir. Herkes tekrar bir daha girme fırsatı olmayan imtihandayız. Bu sınav zorunlu, herkes girecek, kaçamak yok, torpil yok. Bu imtihanı kaybetmekten çok korkmalıyız. Çünkü imtihanı kazanamazsak cenneti kazanamayacağız demektir. Buda en büyük kayıptır. Allah kimin daha düzel davranacağını denemek için ölümü ve hayatı yaratmıştır. (Mülk:2)
Müslüman’a “Cennete koşun!” talimatı vardır. (Al-i İmran:133)” Yarışırcasına hayra ve hayır işlerine koşun!” emri vardır.(Bakara:148)
Unutmayalım öldükten sonra yüce yaratıcı olan Allah herkesi diriltecek ve hesaba çekecek. O gün saklı gizli hiçbir şey kalmayacak,her şey ortaya çıkacaktır.
İnsanlar her şeyden sorguya çekilecek” diller, ayaklar ve eller yaptıklarına şahitlik edecek.” (Nur:24)
Allah kameraya alır gibi her şeyi belgeliyor,itiraz yok. Ayrıca Kiramen Katibin adlı yazıcı melekler de fişliyor, ne varsa deftere geçiriyor. Bu her şeyin kaydedildiği defter insanın önüne açılacak.” Amel defteri sağ tarafından verilenler, kolay bir şekilde hesaba çekilir ve sevinçli olarak ailelerine dönerler. Kitabı sol tarafından verilenler, derhal yok olmayı ister ve alevli ateşe girerler.” (İnşikak:7-12)
Bir hadiste Bildirildiğine göre, “Kıyamet gününde öncelikle beş şeyin sorgulaması yapılacaktır:
- Hayatı nerede ve nasıl geçirdin?
- Bilgini nerelerde kullandın?
- Malını nereden kazandın?
- Malını nereye harcadın?
- Gençliğini,sağlığını ne şekilde yıprattın?’’ (Tirmizi, Kıyamet:2532)
Bir başka hadiste de şöyle haber verilir:
- “Allah azabı en hafif olan cehennemliğe sorar:
- “Eğer dünya her şeyi ile senin olsaydı, şu azaptan kurtulman için verir miydin? O kişi:
- “Evet” der. Ona şöyle denilir:
- “Senden çok daha azı istenmişti!” (İ.Canan Hadis Ans:14/223)
Evet Yaratan, yaşatan rızıklandıran ve öldürüp tekrar dirilten Allah soracak:
-Farz kıldığım şeyleri ne yaptın?
-Vacip kıldıklarımı ne yaptın?
-Sana kurtarıcı, yol gösterici olarak gönderdiğim peygamberime uydun mu?
-Benim rızam için ne yaptın?
-Kullarım için ne yaptın?
İnkar, isyan ve günahlar için de olana da diyecekti ki:
-Bunlar ne? Ben seni bunun için mi yarattım? Haydi ver verebilirsen hesabını …
Büyüklerimiz bir günün muhasebesini yaparken şöyle sorular sormuşlar:
-Bugün Allah için ne yaptın? Neyi terk ettin?
-Bugün ne kazandın, ne kaybettin?
-Bugün sıratı geçtin mi? cenneti kazandın mı? Yoksa cehennemi mi kazandın?
-Kabre girmeye, kabir sorularına hazır mısın?
-Mahşer hesabına hazır mısın?
-Bugün kurtuldun mu, battın mı?
-Baban, anan nerede? Öldüler. Peki onlardan ders aldın mı?
-Bugün biraz daha ihtiyarladın, mezara bir adım daha yaklaştın. Peki bundan ne gibi ders çıkardın?
-Bugün amel defterini nasıl açıp, nasıl kapattın?
-Bugün hangi davete icabet ettin?
-Sana 24 saati karşılıksız verene kaç dakika ayırdın?
-Bugün kaç gönül kazandın, kaç gönül yıktın?
-Bugün öleceğin aklına geldi mi?
-Bugün hiç Allah’a yöneldin mi? O’na kavuştun mu? O’nunla konuştun mu? Yoksa işim çok deyip unuttun mu?
Bu, bir günün hesabı, ya günlerin, ayların, yılların ve ömrün hesabı nasıl verilir?