Kaza borcu olan sünnetleri terk etmesi doğru mu?
Kaza borçları ödenirken sünneti feda etmek peygamberi terketmek demektir. Sünnet kılmamak, insanı peygamberden uzaklaştırır. Sünnetin terki şefaati istememek demektir. Sünneti terk edenin peygamber (as) yüzüne bakmaz.
Sünnet farz ve vacipten sonra 3. Derecede sorumlu olduğumuz bir dini emirdir. Allah sünnete uymamızı emrediyor. ‘’Sünneti terk ederek amellerinizi boşa çıkarmayın’’ diyor. Kur’an’da 40 kadar ayet peygambere uymamızı emrediyor.
Farzlar insanın kurtuluşu için yeterli değildir. Eksiklikler sünnet ve nafilelerle tamamlanacaktır. Hanefi mezhebine göre kaza borcu olan da nafile namazları, sünnet namazlarını kılacaktır. Kılmazsa sorumlu olur. Peygamber (as)’ın hiç terk etmediği müekket sünnetleri biz nasıl terk ederiz? Sünnet, nafile, namaz kılmayan farz namazdan zevk almaz.
Vacip derecesinde sünnetler vardır.
Peygamber (as):’’Sünnetime uymayanlar benim ümmetimden değildir. Bende onlardan değilim demiştir. Bütün oyunlar, peygamber (as)’ı devre dışı bırakmak, müslümanları peygamberden uzaklaştırarak başsız bırakma gayretidir. Sünnet ödenmesi gereken borçtur.
Mükellef sünnetten de sorumluyuz. Peygamber (as) şöyle der:
-‘’Sabahın 2 rekat namazı dünyadaki şeylerden hayırlıdır’’ (Müslim, Salat:96) -‘’İkindinin sünnetini kılana Allah rahmet eylesin o dünya ve dünyadakilerden hayırlıdır.’’ (Tirmizi, salat:201)