KARMA EĞİTİM
Bugüne kadar eğitimde başarılı olduğumuz söylenemez. Adı Milli Eğitim ama yapılan Milli Eğitim değil. Milli, insani, manevi duygularla kendi Türk insanımızı yetiştiremedik. Vatanına, milletine, tarihine, kültürüne bağlı nesiller yetiştiremedik.
Yabancı eğitim sistemleriyle, yabancıların yazdığı tarih kitapları ile yabancı hayranlığı ile yıllarca insanın maymundan geldiğini ezberlediğimiz kitaplarla Türk’ten Türk yetişmedi. Türkiye’de yaşamak çalışmak istemeyen, Müslüman-Türk olmakla gurur duymayan nesil yetiştirdik.
Denemediğimiz yabancı eğitim sistemi kalmadı. Hâlâ deneme ve arayış içindeyiz. Daha ne kadar taklit edeceğiz, ne zamana kadar özenti içinde bocalayacağız bilinmez.
Cenabı Allah Kur’an’da İnsanı iki ayrı cins olarak yarattığını bildiriyor. Kadının hayattaki görevleri ayrı, erkeğin görevleri ayrıdır. Öyleyse cinsler, hayatta üstlenecekleri görevlere göre yetiştirilmelidir. Değilse, hayatta görevlerini yerine getirmekte başarılı olamazlar. Atalarımız: “Yuvayı dişi kuş yapar.” Demişlerdir. Kızımız yumurta kırmasını bilmezse yuvayı ayakta tutabilir mi?
Kadının eğitimi terbiyesi ayrıdır. Erkeğin eğitimi, terbiyesi ayrıdır. Küçükken bile ayrı şeyler isterler, farklı şeylerden zevk duyarlar, oyuncakları bile farklıdır. Yaratılışları icabı kendi cinsinden arkadaş edinir, onunla oynar. Kız, erkek çocuk görse utanır. Farklı giysi ister. Biz bu fıtrattan gelen ayrılıkları ve farklılıkları Milli Eğitim adı altında ortadan kaldırıyor ikincisi birbirine karıştırıyoruz.
Ruh yapısı ayrı, fiziki yapısı farklı hayattaki hayalleri farklı olan ikincisi aynı metotla eğitebilir misiniz. Terbiye edip öğretebilir misiniz? Biri kız biri erkek iki evladınızı aynı şekilde davranabilir misiniz?
Zaten gençlik bir sürü problemlerle boğuşurken bir de cinsiyet problemini araya sokuyoruz.
Kadın erkek her zaman birbirini düşünen, belirli yaşta arzulayan iki ayrı cinstir. Karşı tarafın ilgisini çekmek ister. İstenmeyen olayların olmaması için arada mesafenin olması gerekir.
Atalarımız ateşle barutun bir arada olmayacağını söylemiştir.
Evlendikten sonra bile okul çağında çocukluk ve gençlik arkadaşlıklarının unutulmadığını, bir karşılaşma, bir telefonla yeniden devam ettiğini ve yuvalar yıkıldığını, çocukların ortada kaldığını çok gördüm.
Peygamber (a.s.):
“Bir genç kızı genç erkeği beraber gördüm onları şeytandan emin görmedim.” Demiştir. (Rumuz El-ehadis: 287/5)
Cinsler yalnız olursa, araya şeytan giriyor.
Tolstoy’un “Acıklı Günler” adlı eserinde okumuştum.
Tolstoy’a kızı:
-Erkek arkadaşınla çıkabilir miyim? Diyor. Tolstoy:
-Hayır. cevabını veriyor.
Delikanlı devreye giriyor:
-Efendim, bize güvenmiyor musunuz? Diyor. Tolstoy:
-İkinize de güveniyorum. Ama ikiniz bir arada olunca, ikinize de güvenmiyorum. cevabını veriyor.
BAZI ÜLKELERDEN ÖRNEKLER
Taciz, tecavüz olaylarını önlemek için bazı ülkeler tedbirler almaktadır. Mesela;
- İsrail kadınların rahat yolculuk etmesi için kadınlara ait ayrı otobüsler hizmete sokmuştur. (10.02.2000 Basın)
- Aynı uygulama ABD’de Egged şirketince başlatılmış Mansey Trails şirketi de NewYork’ta kadınlara ayrı hat işletmektedir.
- Ukrayna’da Donetsk Demiryolları vagonlarda kadınları ayırmıştır. (04.02.2010 Basın)
- Japonya Tokyo da Kadınlara yönelik taciz artınca, kadınlara ait vagonlar hizmete sokulmuştur. (15.05.2005 Basın)
- İsveç’te Emniyeti sağlamak için ayrı vagonlar tahsis edilmiştir.
- Hindistan’da, Tayland’da, Mısır’da, İran’da benzeri uygulamalar vardır. (06.04.2014 Basın)
Dinimizde istenmeyen, utanç verici olaylar olmaması için mahrumiyet sınırı çizilmiştir üzücü olaylar, bu sınır aşılması ile meydana gelmektedir.
BAZI ÜLKELER KARMA EĞİTİMDEN VAZGEÇİ-
YOR
Bugün İsrail’de karma eğitim yapan okulların çok az olduğu bilinmektedir.
Almanya’da karma eğitimden vazgeçiliyor. On yıldan beri Almanya’da karma eğitim tartışılıyor. Karma okullarda kızlar erkeklerin yanında çekingenlik gösteriyor. Kızlar çok az kalkıyor, kızlar daha az konuşuyor. (16.05.2001 Basın)
Bazı olaylar, Almanya ve bazı ülkelerde karma eğitimi tartışmaya başlanmasına neden olmuştur.
Kötü alışkanlıkların artması ile 1997de Almanya’da kızlar için ayrı okullar açılmıştır. Uluslararası kızlar Üniversitesi üniversiteleri kuruluyor. Bir yetkilinin açıklamasına göre: “Kızlar ayrı yaşıyor, özel davranış biçimleri oluyor. Onları desteklemek, kabiliyetlerini geliştirmek kız okullarında daha kolay oluyor” şeklinde konuşmuştu.
1990 da Kaliforniya’daki Milis kız Koleji’ne erkek öğrenci alımı söz konusu olunca gösterilen tepkiler üzerine erkek öğrenci alınmamıştır.
Karma okullarda hamile kızların sayısı artınca, kız okulların sayısı hızla artmıştır.
1995 te üç okulda ayrı eğitim yapılırken kısa sürede sayı 253’e çıkmıştır 200 okulda karma eğitimden vazgeçmek için resmen başvurmuştur.
Amerika’da yapılan bir araştırmaya göre kız okullarında hamile kalanların sayısı 40 da 1, karma olanlarda 3’te 1 çıkmıştır bunun üzerine kız okullarının sayısı birden artmıştır.
21.10.1997 tarihli basında “ABD’de sınıflar ayrılıyor. Karma olmayan okulların sayısı sürekli artıyor. Sebebi, tuvaletlerde, çöp sepetlerinde çocuk cesetlerinin bulunması, bir de kız okullarının da başarının artması, kızların dersleri daha rahat katılması gösterilmiştir.
Amerika’nın Anayasası’nda karma eğitim mecburiyeti olmasına rağmen özel okulların sayısının her geçen gün arttığı, bu yönde talebin fazla olması nedeniyle kanun işletilmemektedir.
Bugün batıda da karma eğitim tartışılıyor.
“Almanya’da kız erkek öğrencilerin bir arada eğitim gördüğü, karma eğitim sisteminin çeşitli problemlere yol açtığı belirtilmiştir.
Ayrıca karma eğitimin İsviçre’de tartışıldığı belirtilmiştir (23.05.1995 Basın)
Karma eğitim batıda “Yüzyıl’ın pedegojik yanlışı” olarak değerlendirerek, karma eğitim tartışılmaktadır. Bizde 43 yıldan beri devam eden sistem konuşulmuyor. Hatta bazı öğretmenler sıralara kız erkek öğrencileri karışık oturtuyorlar. Öğrencilerin ve velilerin şikayeti üzerinde durulmuyor.
Milli Eğitim Temel kanununda eğitimin karma yapılacağı yazılıdır. Buna göre kız ortaokulları, kız liseleri, karma yapılmıştır. Avrupa, Amerika karma eğitimden vazgeçerken biz de gündeme alınmıyor. Herkes halinden memnun veliler suskun. Sendikalar suskun. Milli Eğitim’in başarısızlığının en önemli sebebi, bir eğitimci olarak söylüyorum, eğitim sistemimizin karma oluşudur. Bu konuda araştırma yapan Batı ülkelerinde karma eğitimdeki başarısızlık ortaya çıkmıştır.
Bizde karma eğitime karşı çıkılsa, yer yerinden oynar. Ne laiklik kalır ne Atatürkçülük hemen gerici damgası vurulur. Şimdi biz ilericiyiz(!) Avrupa ve Amerika, İsrail karma eğitime terk etmek için çalıştığı için gerici(!) öyle mi?
Bizde sorun var, düzenleme yok. Halbuki gençleri korumak Okullardaki başarıyı arttırmak devletin görevidir.
Veliler yetkililere ulaşmalı karma eğitimin doğurduğu problemlerin önüne geçilmelidir.
KARMA EĞİTİM ZORUNLU OLMAMALIDIR
Dünya, karma eğitimden vazgeçerken bizim yanlışta ısrar etmemiz, bize ne kazandıracak?
Asrın yanlışından bizim de dönmemiz gerekir. Başta önemsiz hatta aleyhimize olan konularda batıyı taklit ediyoruz, biraz da onlardan ileri gidiyoruz. Olumlu konularda ölçülerimiz değişiyor, engeller ortaya çıkıyor.
Karma eğitim zorunlu olmaktan çıkarılmalıdır. Karma eğitime son verilmelidir. Karma eğitim bize göre değildir. Doğuda çoğu kız evlatlarının okula gönderilmemesinin sebebini doğulu bir kardeşim, “ana babalar gelişmiş kızlarını karma okullara göndermeyi namus meselesi sayıyor” demiştir.
Ayrıca okulların durumlarına bakıp kızlarını karma okullara göndermiyor. Gönderirse kız enstitülerine gönderiyor.
Eğitim Bir Sen Mardin Şube Başkanı: “Çocuk gelinlerin arka planında karma eğitim olduğunu, Mardin’in sıcak bölge olduğu için kızların 13-14 yaşlarında buluğ çağına geldiği için veliler çocuklarını karma okula göndermek istemiyor.” Demiştir. (12.05.2013 Basın)
Demek ki, karma eğitim toplumun değerleri ile bağdaşmıyor.
Bu karma eğitim, verilerin çocuklarını ayrı okullarda okutma istek ve arzularına karşı karma eğitim mecburiyeti getirilmiştir.
Eğitim Bir Sen’in 19. Milli Eğitim şurasında karma eğitim mecburiyetinin kaldırılması bakanlığa teklif edilmesi karar alınmıştır.
Karma eğitimde rahatlık, güven ve başarı olmaz. Yapılan bir araştırmada çıkan sonuca bakın:
Amerika’da ilkokul 2’den lise sona kadar 4200 öğrenci arasında yapılan bir araştırmaya göre;
- Her gün cinsi tacize uğradıklarını söyleyenler %39
- Haftada en az bir tacize uğradıklarını söyleyenler %29
- 13-19 yaş arasında doğum yapan bekar kızlarda doğum yapma oranındaki artış bir önceki yıla göre %16
- Şikayet halinde idarenin şikayeti takip oranı %55
- Sözle veya hareketle tacize uğrayanlar %89
- Bir üniversitede yapılan araştırmaya göre Amerika’da 17-27 yaşları arasındaki kızların 3’te biri tecavüze uğramış. Bu oran, Almanya’da 4’te bir. (11.05.2013 Basın)
Karma okulların dünyanın neresinde olursa olsun durumu iç açıcı değildir.
Veliler karma eğitimden şikayetçi. Liselerin, üniversitelerin haline bakıyor, kendi evladı için endişeleniyor.
Karma eğitim zorunluluğu bir dayatmadır. 1927’de Milli Eğitim Bakanı Mustafa Necati, Milli Eğitim Temel Kanunu’nun 15 inci maddesi “kız erkek okullarda karma eğitim esastır.” diye kondu. Karma eğitime tepkiler önlendi. Sesler kısıldı. 28 Şubat’ta kız okulları vardı karma yapıldı. Erkek sanat enstitülerine bile kız öğrenciler alındı.
Eğitim isteğe bağlı olmalı. Yasaklarla eğitim olmaz. 1970 yılında kız Ortaokulunda karma Ortaokullarda derse girdim 26 yıl lisede öğretmenlik ve idarecilik yaptım. Kız Ortaokulu’nda edep, haya ve başarı gördüm. Karma olunca disiplinlik olaylar gördüm. Her şeyini karşı cinse göre ayarlamış gençler ile karşılaştım.
Üniversite banyoda tuvalette doğum yapan, çöpe atan, evliler gibi yaşayanlar, ürperti veriyor. Aradaki iyilere de kötü örnek oluyor, gelecek nesli de bozuyor. Böyle gençlerden memlekete, millete hayır gelir mi? Bunlar nasıl nesil yetiştirir?
Bir zamanlar Aziz Nesin Vakfı müdürü: “Biz çocukları kız ve erkek diye ayırmayız. Hepsi aynı ortamda kalıyor. Biz çocukların özgürce flört etmesini istiyoruz.” Demişti. (20.02.2010 2005 Basın) “Bu beraberliği, medeniyet, uygarlık gösterisi olarak beyan etmiş fakat kısa zaman sonra neler neler ortaya çıkmıştı.”
Bu gün bir evde bir kız, biri erkek iki çocuk ayrı şeylerden zevk alır aynı şeyleri paylaşabilir mi? veya aynı şekilde terbiye edilebilir mi? Aynı eğitim, öğretim nasıl olacak?
Bir zamanlar evim karma lisenin yanında idi. Öğrencilerin söz ve davranışlarından çok rahatsız oldum. Utanırdım, giriş çıkışlarda evden çıkmazdım.
Karma eğitim, sağlıklı ve idealist insan yetiştirmiyor. Evin yanında bir de park vardı. Uyuşturucu alırlar, sigaraları yakarlar, kız erkek birbirini yastık yapar sızar kalırlardı. Emniyete, okula telefon ederdim bir sonuç alamazdım. Evi satmak, taşımak zorunda kaldım.
1992’de kredili sistem geldi emekliliğimi istedim. Çünkü gençlere verebileceğimiz bir şey kalmamıştı.
Geleceğimizi düşünüyorsak ne olur bu karma eğitime son verilsin.
Bir arkadaşım anlatmıştı:
Fransa’da 15 yıl üniversitede hocalık yapan bir prof. Fransız gençliğinin hareketlerini film almış. Gelecek üniversitedeki Türk gençlerini gösterecek: “Bakın işte Fransa üniversiteleri ve gençleri!” diyecek. Emekli oluyor. Filmleri alıyor okuduğu üniversiteye geliyor. Etrafa bakıyor, kantine giriyor, gördüğü manzaradan irkiliyor, üniversiteden ayrılırken filmleri çöp kutusuna bırakıp ayrılıyor.
Çanakkale Şehitlerine ziyarete giden üniversiteli gençlerin kardeş rezaletini büyüklerimiz unutmamıştır.
Üniversitelerimizde ahlaksızlık ve anarşi yuvası olmaktan çıkarılmalıdır.
Karma eğitim, iyi niyet taşımıyor. 2000 yılında özel kız liselerine ve özel dershanelere bile Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu karma mecburiyeti getirmişti. Diretmenin anlamı yok. Başarıyı arttırmak için başka ülkeler karma olmayan üniversiteler açmaktadır. Çünkü onlar araştırıyor. Sonuçlarda bunu gerektiriyor.
İnsan, fıtrata uygun yetiştirilmelidir. Kız, kız olarak, erkek, erkek olarak yetiştirilmelidir. Hayatta üstleneceği role göre yetiştirilmelidir. Çünkü iki cins ayrı ayrı yaratılmıştır. Milli yapımız ve inancımız açısından farklı eğitim zarurettir.
KARMA EĞİTİMİN ZARARLARI
Araştırmalar göstermiştir ki, karma eğitim hem kızlar, hem erkekler için fayda sağlamıştır.
Alman Schule Aktüel dergisinde karma eğitim için “yüzyılın en büyük pedagojik yanlışı” olarak ilan edilmiştir. Açılan kız okullarına kayıt akını yaşanmıştır.
Rahibe okulları, papaz okulları ayrı eğitim yaparken İmam Hatip okullarının ve ilahiyat fakültelerinin karma olarak devam etmesi ne kadar garip ve düşündürücüdür?
Kızla erkeğin ilgi alanı farklıdır iki cins de karma bir sınıfta dikkatini toplayıp kendini derse veremez. Gözü de, beyni de karşı cinse kayar. Sözlü sınavlarda ya yanlış söylersem ya bilemezsen endişesi öğrenciyi başarısız kılar.
İngiltere’de yapılan araştırmalarda karma okulların başarısının daha düşük olduğu ortaya çıkmıştır. (06.12.1992 Basın)
2009’da İngiltere’de yapılan bir araştırmada da erkeklerin olmadığı okullarda ders gören kızların daha başarılı olduğu, karma okullarda kızların içine kapalı olduğu, kendisine daha az güvendiği belirtilmiştir. (19.03.2009 Basın)
Karma okullarda kız erkek ilişkileri sadece başarıyı engellemiyor. Öğretimini bozduğu gibi eğitimi de, ahlakı da bozuyor. İstenmeyen olaylara neden oluyor. Kavgalara, cinayetlere, gruplaşmalara neden oluyor. Arkadaşlıklar paylaşılamıyor. İki cinsin arkadaşlığının sonunda nice okul hayatı biten öğrencilerimiz oldu.
Şu da var ki karma okullar, senli benli olmalar, tacize zemin hazırlıyor. Çünkü ön planda cazibe düşünülüyor. Karşı tarafın ilgisini çekmek için çaba sarf ediliyor. İki arkadaşın evden, okuldan kaçtıklarına şahit oldum.
Flört olayları karma okullarda çok daha fazla görülüyor.
Karma eğitimde öğrenciler taşkınlık yapıp dikkat çekmek istiyor. Erkeklik, kabadayılık yapıyor.
Karma okullarda kimlik kişilik bunalımı yaşanıyor. Kız, konuşma ve davranışlarında bazı duyguları yitiriyor, utanma duvarı yıkılıyor ve erkekleşiyor. Erkek de kadınlaşıyor. Bu durum etkilenme ve yansımadan oluyor.
İki cinsin birbirine nefsi duygusu artarken güven duygusu zayıflıyor ilerde evlenseler bile aralarında ciddiyet, saygı olmuyor. Sen-ben kavgaları boşanmaya götürüyor. Bir de flörtle kurulan yuvalar uzun ömürlü olmuyor. Bir de evlilikten sonra eski arkadaşlıkları unutulmuyor. Bir resim bir yerde karşılaşma, bir telefon görüşmesi, internet buluşması, yuvaya konan dinamit oluyor.
Her insanda bir haya duygusu, iffet anlayışı vardır. Parkta oturan kadının yanına bir erkek otursa, kadın ya tepki gösterir veya kalkıp gider.
Tenha bir belediye otobüsünde boş yerler varken tek oturan kadının yanına bir erkek oturdu. Kadın: “Başka oturacak yer bulamadın mı?” deyip erkeği ittirdi.
Hiç unutmam bazı sapık zihniyetli öğretmenler sıraya kız erkek karışık oturturdu. Bir kız öğrenci bir kenara çekilmiş ağlıyor. Sebebini sordum. İki erkek öğrencinin arasına öğretmenin oturttuğunu söyledi, düzelttik. İkinci dönem tenefüste ağlayan kız aynı sırada oturmuş erkek arkadaşıyla sohbet ediyordu. Bu karma eğitim gençlerden birçok şeyi alıp götürüyor.
Karma eğitimde şahsiyetlerini yitirenler oluyor. Güven duygularını yitiriyorlar. İsyânkar oluyorlar. Verim, öğrenme ve başarı düşüyor. Bunun için karma eğitim okulların kamburudur. Tedavi edilmesi gereken en büyük yarasıdır.
Utanma gibi ahlaki duyguların yok edildiği okulda suçlu üretiyor. Öğretmen dövülüyor. Öğretmen, öğrenci cinayeti işleniyor. Kızlar tacize uğruyor. Acımasız bencil insanlar yetişiyor. ”Eskiden bir okul açmak, bir hapishane kapatmaktır.” Denirdi. Bin okul açılsa, bir hapishane kapatmıyor.
Karma eğitim, hapishane kapatmıyor, hapishaneye adam yetiştiriyor.
Kızların tacize uğramaları sonucu Amerika ve Batı karma eğitimden vazgeçerken bizde hiçbir tedbirin alınmaması düşündürücüdür.
Yapılan araştırmalara göre Almanya’da kızların %50’si tacize uğramakta, Amerika’da hamile kalan kızların sayısı artmakta. Türk Eğitim Sen’in açıkladığına göre; 1136 okulun 7. 8. sınıf öğrencisinin katıldığı ankette cinsel taciz oranının %92’lere çıktığı açıklamıştır.
(28.09.2014 Basın)
Cinsel tacizi karma eğitimde ortam hazırlanıyor. Kadın öğretmenlerin bile cinsel tacize uğradığı görülmektedir.
Karma eğitim felaketi, ahlaki değerleri alt üst etmiştir. Karma eğitim gençleri sevdalaştırıyor, aptallaştırıyor.
Hasan Ali Yücel zamanında aynı yatakhanelerde kalan köy enstitülerinin özlemini çekenler karma eğitimi çağdaşlık sayıyor.
KARMA OLMAYAN OKULLAR AÇILMALIDIR
Siirt İbrahim Hakkı Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileri Halime Akdemir ve Afife sevgili Tubitak yarışması için hazırladıkları proje, karma eğitim sisteminin başarısızlığını ortaya koymuş, proje kapsamında ankete katılanlar, sistemin öğrencilerin psikolojisini bozduğunu ve kız öğrencilerin okula gönderilmesini engellediğini belirterek karma eğitimden dönülmesini istemişlerdir.
(31.03.2013 Basın)
Karma eğitime son verilmeli, karma olmayan okullar açılmalıdır. Karma eğitim fıtrata aykırıdır. Eğitim ve öğretimede uygun değildir.
Bu haliyle bu sistem Türk’ten Türk yetiştirmez. Ataist, satanist ve Hristiyan yetiştirir. Üniversitelerimizin bugünkü haline sebep, karma eğitim sistemidir. Eğer kimlik kişilik sahibi problemsiz faydalı nesiller yetiştirmek istiyorsak zorunlu karma eğitim kaldırılmalı, karma eğitimden vazgeçilmelidir.
Hangi ana baba kızının karma bir okulda okutmak ister?
Peyami Safa şöyle der:
“İdealci devlet, koyun sürülerinden kahramanlar yaratır. İdealist devlet, kahramanları koyun sürüsü haline getirir.
Evladını seven, milletimizin geleceğini düşünen herkes, karma okulların halini düşünmeli bu okulları gündeme getirmeli yetkililere nasıl bir okul, nasıl bir nesil istediklerini, tartışmaya açmalıdır.
Karma eğitim, yoz zihniyetin 1927 ve 28 Şubat dayatmasıdır. Veliler olarak, millet olarak isteklerimizi yetkililere aktarmak milli, insani ve dini görevimizdir.
Karma eğitim istemiyoruz. Karma eğitim milli karakterimize inancımıza uygun değildir. Karma eğitimden dönülsün sloganı ile haykırmalıyız.
Şimdi değilse ne zaman?