KARANTİNA MUHAMMED (AS) IN UYGULAMASIDIR
Karantina Nedir?
Bulaşıcı hastalığın görüldüğü yere dışardan insan ve hayvanın girmemesi, aynı zamanda içerden de o bölgeden insan ve hayvan gibi canlıların dışarıya çıkmamasına karantina denir.
Karantinada tecrit vardır. Sağlam olan, hasta olanın yanına yaklaş-mayacaktır. Yani korunma esastır. Karantina uygulaması, peygam-ber (as)ın tavsiyeleri ve uygulama-larıyla başlamıştır. Bulaşıcı hastalıkların görüldüğü bölgelere başkalarının girmesini ve o bölgeden de dışarı çıkılmasını yasaklamıştır.
Burada peygamber (as) hastalıkların kader olmadığını, uğursuzluk olmadığını ortaya koymuştur. Aynı zamanda korunmak gerektiğini belirtmiştir.
Dünya’nın diğer yerlerinde karan-tinanın zorunlu olduğu görülerek 14.yyıldan itibaren kısmen uygula-maya başlanmıştır. Milyonlarca insan bulaşıcı hastalıklar yüzünden ölmüştür.
Karantina, Dünya Sağlık Örgütü tarafından 1952 yılından itibaren uygulanmaya başlanmıştır.
* * *
İslâm tarihinde Hz.Ömer (ra) halife iken Şam’a gidiyordu. Şam’da tâun hastalığı olduğu bilgisi ulaştı. Orduda bulunan Abdurrahman bin Avf, Ömer (ra)a: “Peygamber (as) taun olan yere girmeyin; bulunduğunuz yerde taun görülürse oradan ayrılmayınız” buyurdu, demesi üzerine Hz.Ömer ordunun geri dönmesini emretti. O sırada Ebu Ubeyde (ra) da: “Ya Ömer!
Allah’ın kazasından mı kaçıyorsun?” demesi üzerine:
- “Evet. Allah’ın kazasından kaderine kaçıyorum, iltica ediyorum.” Cevabını vermiştir.
- * *
Bu konuda Allah Rasûlünün emir ve tavsiyeleri şöyledir:
- “Bir yerde veba (taun) olduğunu işitirseniz oraya gitmeyiniz. Bulunduğunuz yerde veba meydana çıkıyorsa oradan ayrılmayınız.” (Buhari, Tıp:30)
- * *
- “Hastalığa yakın olmakta tehlike vardır.” (Ebu Davut:3923)
- * *
Hastalığın sirayet etmemesi için şöyle buyurmuştur:
- “Hasta olan hayvanı sağlam olan yayvanın yanına koymayınız.” (Buhari, Tıp:31)
Hastalıklardan ve hastalardan korunmak gerektiğini bildirmek için de:
- “Cüzamlıdan, aslandan kaçar gibi kaçınız.” Buyurmuştur. (Buhari, Tıp:19)
- * *
- “Cüzamlı ile aranızda bir mızrak boyu mesafe olduğu halde ko-nuşun.” (Ramuz elEhadis:471/2)
- * *
Bu gün peygamber (as)a bir heyet gelir, içlerinde cüzamlı biri vardır. Peygamber (as) diğerleriyle musafahalaşmış, sıra ona gelince: “Biz seninle biatlaştık sen artık geri dön!” demiştir. Onun elini tutmamıştır. (Müslim, Selam:126)
- * *
Bir konuyu bir ilim adamımızın açıklamaları ile noktalayalım:
Ankara Üniversitesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Recep Akdur, nezle ve gribin kış aylarında artmasının nedeninin soğuk hava değil, insanların kalabalık yerlerde toplanması olduğunu belirtti. Akdur, nezle ya da grip olanların tokalaşmamalarını önerdi. Prof.Dr. Akdur, nezle ve gribin üşütme ile ilgisi olduğu gibi yaygın bir kanaat olduğunu, ancak bunların üşütme ile bir ilgisi bulunmadığını açıkladı. Akdur, “Hava ne kadar soğuk olursa olsun, insanlar diğer bir insandan virüs almadıkça kesinlikle nezle ve gribe yakalanmazlar.” Dedi. Akdur şöyle devam etti: “Hastalığın yayılmaması için grip ve nezle olanlar kalabalık yerlere girmemeli. Gitmek zorunda kalanlar bez maske takmalıdır. Ellerinin temiz olmaması, toka-laşmak, öpüşmek, öksürük hapşırık virüslerin yayılmasına neden olan hareketlerdir.” (Kasım 2007 – Yenişafak)