İYİLİK İYİLİK GETİRİR
Geçmişe baktığımız zaman tarihin iyilerle kötülerin mücadeleleriyle dolu olduğunu görürüz. İyiliklerin üstün geldiği dönemler de insan topluluklarının huzurlu ve mutlu oldukları, kötülük ve kötüler galip geldiklerinde ise insanlar mutsuz ve huzursuz olmuşlardır.
İyilik de kötülük de ilk insanla başlamıştır. Yani iyinin de kötünün de kaynağı insandır.
İnsan yaptıklarından da, yapmadıklarından da sorumlu tutulmuştur. Başta kendisini yaratan, yaşatan yüce rabbine karşı sorumludur. Daha sonra da kendisine ailesine ve topluma karşı sorumlu kılınmıştır.
Kur’an’da; “İnsan, başıboş bırakıldığını mı zanneder” (Kıyame:36) ayeti insanın sorumlu tutulduğunun delidir.
Böyle olunca sorumluluk duygusu her insanda bulunması gereken bir öncelikli duygudur. Bunun için yeni nesle bu duygunun aşılanması toplumların geleceği açısından çok önemlidir. Tabi bundan önce yeni nesle örnek ve model olunması şarttır.
Sosyal hayatta sorumluluklar paylaşılırsa hayatın güçlükleri kolay aşılır. Bir makinanın bir parçası görev yapmazsa üretim olmadığı gibi toplumda da görevlerini aksatanlar olursa toplum düzeni bozulur. Bundan da huzursuzluklar, sıkıntılar ortaya çıkar. Sorumlulukların yerine getirilmesi hem insan vicdanını rahatlatır hem de başkalarına yapılabilecek en büyük iyiliklerdendir.