İstişare kiminle yapılır?

Atalarımız ne güzel söylemiş: “Rehberi karga olanını burnu pislikten kurtulmaz” diye. Herkese akıl danışılmaz.

-istişare ilim sahibi mü’minlerle yapılır. Hz. Ömer (ra) “işlerini Allah’tan korkanlarla müşavere et. Allah: “Allah’tan sadece alim kulları korkar” buyurur demiştir.

-İstişare sözüne itikadına güvenilir kimselerle yapılır.

-Yanlış yönlendirmenin vebalinden korkanlarla yapılır.

-Tecrübe ve takva sahibi Salih kullarla yapılmalıdır.

-Ehil olmayan, ahlakı düzgün olmayan vebalden korkmayan, yalan söyleyen, riyakar ve ilim yönünden zayıf, Kur’an ve sünnete bağlı olmayan kimselerle istişare edilmez.

Osman Gazi’nin Orhan Gaziye vasiyetinde şunları söylemiştir:

-“Allah’ın buyruğundan gayri iş işleme. Bilmediğini alimlere sor. Sana itaat edenleri hoş tut. Dünyayı adaletinle şenlendir. Alimlerin görüşlerine uyki, devlet işlerin düzgün olsun. “

İstişare etmek sünnettir:

Allah Peygamber (as) a Ashabı ile istişare etmesini emretmiştir. Allah Resulü de vahyin dışındaki işler için ashabı ile hep istişare etmiştir. Mesele Uhud Savaşında, Hendek savaşında, ezan konusunda olduğu gibi.

Allah Resulü ümmetine de işlerin istişare ile yürütülmesini tavsiye etmiştir. Şöyle buyurmuştur:

-“Yöneticileriniz hayırlılarınızdan, zenginleriniz cömertlerinizden olur ve işlerinizde aramızda istişare ile yürürse yerin üstü sizin için yerin altından daha hayırlıdır”

On sene peygamber (as)ın yanında kalan Hz. Enes (ra): “Ashabıyla istişareye riayette peygamber gibisini görmedim” demiştir.

Peygamber (as) Muaz Bin Cebeli Yemen’e vali olarak gönderirken ona: “Sana güç gelen, karmaşık olan işi ehline sor, danış utanma” demiştir.

Cenab-ı Allah Kur’an’da: “Bilmiyorsanız bilenlere sorun” diye emretmiştir. (Nahl:43)

İstişara yapılacak ve yapılmayacak konular nelerdir?

-Hakkında ayet, hadis, icmanın kararı ve ehil alimlerin yaptığı kıyas sonucu bir konuda istişare olmaz. O hüküm aynen kabul edilir.

Evlilik, meslek seçimi, çocuk yetiştirilmesi, sıkıntılardan kurtulmak, bazı dünya işleri gibi konularda istişareye baş vurulur. Yanlış yapmamak fitneye düşmemek için istişare edilir.

Peygamber (as) istişareye çok önem vermiştir:

Alınacak kararlarda Ashabının ileri gelenlerin görüşlerine başvurmuştur. Bu konuda da örnek olmuştur. Yanlış yapma riskini azaltacağını ve sorumluluk duygusunu azaltacağını ortaya koymuştur.

Allah Resulü yapılan istişarenin kendi görüşüne uymaması halinde bile istişare sonucuna uymuştur. Mesela Hendek Savaşında Selman-ı Farisi’nin görüşüne uymuştur.

İstişare ederken yapılan bazı ikaz ve uyarılara da dikkate alırdı. Aslında peygamber (as) istişareye muhtaç değildi. Ama Cenab-ı Allah Ashabı istişare etmesini emretmişti.

Peygamberimiz vefatı sırasında yerine geçecek kimseyi işaret etmemiş, istişare ile seçilmesini istemiştir.

Selçuklu ve Osmanlı’da idareciler işlerini fetva ile yürütmüşlerdir.

Al-i İmran suresi 159. Ayete göre yapılan istişareden dönülmemesi emredilmiştir.

Uhud Savaşı öncesi yapılan istişare peygamber (as)ın düşündüğü gibi çıkmamıştı. Ona olan saygıdan dolayı “sen bildiğin gibi yap Ya Resulullah” denince Peygamber (as): “Yapılan istişareden dönülmez” buyurdular.

Ayrıca istişareden sonra istihareye de başvurulmaz.

0

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir