İnanç ve dava adamı asla yolundan dönmez
İşte İslam dini böylesine kuvvetli imanların sönmeyen ateşinde yükselmiştir. İlk Müslümanlar canlarını, mallarını vererek İslam davasını böylece yükseltmişler ve yaşatmışlardır.
Hz. İsa peygamber, kavmin zulmüne uğrayınca Havârileri onu terk etmiş, Hıristiyanlıktan uzaklaşmıştır. İlk Müslümanlar ise İslam Peygamberini bir an bile yalnız bırakmamışlar, kendi canlarını vermişler O’nun ayağına bir dikenin batmasına razı olmamışlardır.
Bir defasında peygamberimiz imansızları imana davet etmişti. Oradakiler peygamberimize saldırdıklarında Hâris İbni Ebi Hâle (R.A.) Peygamberimizin önüne gerildi. Peygambere bir zarar gelmesini istememişti. Oracıkta şehit oldu.
Müslümanların kalplerinde put sevgisi, küfrün kalıntısı kalmadığı için Allah için bu eza cefalara katlanıyor ve hiçbir şekilde yılmıyorlardı. İlk iki İslam şehidinin oğlu Ammar, dayanılmaz işkencelerden kurtulmak, biraz rahat nefes alabilmek için, kâfirlerin sözlerini tekrar etmişti. Bunu kendisi için zillet sayan Ammar ağlayarak peygamberimize geldi. Durumu anlattı, dayanacak gücüm kalmamıştı diye de ilave etti. Peygamberimiz ona “gene işkence ederlerse söylediklerini dilinle tekrarlayabilirsin” diye cevap verdi. Cenab–ı Allah’ın buyruğu da şöyle idi: “Kalbi imanda karar kılmış olduğu halde (küfür kelimesini söylemeye) zorlananlar (ve yalnız dilleri ile söyleyenler) müstesna kim Allah’a karşı küfrederse onlara
şiddetli bir azap vardır.” (Nahl Suresi: 106)
Buna rağmen düşmana gelecekte üstünlük kurabilmek için Müslümanlar küfre ve küfür ehline karşı psikolojik savaş açmışlar, ezikliği yenilgiyi asla kabul etmemişlerdir. Kitlelere karşı bu direnişleri, insanlık tarihinin değişmesi, kurtuluş ve yücelişi için başlangıç olmuştur.
Netice olarak; bütün bu eza cefalar, sabır ve tahammüller, İslam davasına gönül verenlerin tam olarak inanmış olmalarıyla izah edilebilir.
Derler ki, insan imanı ölçüsünde eza cefaya uğrar. Biraz önce bizden evvelki
Müslümanların nasıl zulme uğradıklarını ve ne şekilde tavizsiz göğüs gerdiklerini gördük. Günümüzde hiçbir şey yokken sudan bahanelerle inancından taviz verenleri Allah affetsin.
Nasıl olsa Allah İslam’ın nurunu tamamlayacaktır. Allah’ın takdiri budur, deme. Bırak miskinliği, korkaklığı da bu vesileyle cennet ehlinden ol.