HAYAT OYUN EĞLENCE Mİ?

Vur patlasın, çal oyansın! Hayat oyun eğlence… Zevk, sefa, içmek, oynamak, oynatmak, dans, flört, müstehcenlik… anlayışı yayılıyor.

Allah kullarını şöyle uyarıyor:

  • “Dünya hayatı oyundan, eğlenceden ibarettir.” (Hadid:20) dünya hayatının cazibesine kapılmayın diyor.
  • “Dünya hayatı oyun ve eğlenceden başka bir şey değildir.” (Ankebut:64)
  • “Biz gökleri ve yeri, bunların arasında bulunanları oyun ve eğlence olsun diye yaratmadık.” (Duhan:38) Bunu bil.
  • “Sakın dünya hayatı seni aldatmasın.” (Fatır:5) sakın kanma diye bildiriyor. 

“Mal sahibi, mülk sahibi, Hani bunun ilk sahibi?

O da yalan, Bu da yalan,

Var sende biraz oyalan.”

Deyip dururken mülkün Allah’ın olduğu unutuluyor. “Mülk bizim” deniliyor, kiracı ve mirasçı olunduğu halde benim, senin kavgası yapılıyor. 

Doktorunuz “Bir yıl ömrün kaldı,” dese ne yapardınız? Bu soruya cevap olarak herkes bir sürü yapmadığı, ihmal ettiği şeyleri sıralayacaktır.

Peki bir aylık, bir haftalık, hatta bir günlük ömrünün olduğunu biliyor musun? Garantin var mı? Akşama ulaşacağına, sabaha çıkacağına emin misin? Öyleyse ne diye oyunda oynaştasın? Bu gaflet ne? Bırak şu “İlerde yaparım,” demeyi.

Bazılarının eğlence dediği, müzik dediği çılgınlıklara bakın. Çıldırtıyor, çileden çıkartıyor; alkole, uyuşturucuya, fuhşa itiyor. Suça itiyor. Kötü söz içeriyor. Müstehcenlik içeriyor. Kötülük akla getiriyor. Cinselliği ön plana çıkarıyor, şehvet kokan söz ve hareketler, bu mu eğlence? Bu mu müzik?

Çirkinliklerle güzellik olmaz. Çıplaklık, ahlak ve akıl geriliğidir. Onunla sanat olmaz.

Bu tür müziklerle yozlaşma yaşanıyor, çökme noktasına gidiliyor. İnsanlar intihar ediyor, alkolizm, uyuşturucu yayılıyor, aileler yıkılıyor, fuhuş yayılıyor, huzur kalmadı, bereket kalmadı… 

*              *              *

        Gaflete dalmaktan, nefsin hâkimiyetinden, bütün güzelliklerin elden çıkıp mahvolmasından çekinilmiyor. Uyanmak, önünü, gerçekleri görmek istenmiyor.

        Ölü ile diri misali, ölü hali ne ise gaflet odur.

Hayat,

  • Zaman,
  • Güç,
  • İdealler,
  • Aile evlat ve
  • Sahip olduğumuz nimetler gaflet içinde heder olup gidiyor.

Boşluk, gayesizlik insanı çalışıp çırpınmaktan daha çok yıpratır. Çünkü işsize şeytan iş bulur. O zaman kalp uyur, nefis uyanır. İşte o zaman vay o kişinin haline!…

Peygamber (as): “Dikkat edin! Nefsinizin arzu ve istekleri size öleceğinizi unutturmasın! Aksi halde kalpleriniz katılaşır.” (İbni Mace Mukaddime:7) diyor.

Kur’an’da:

  • “Onların işlemekte oldukları kötülükler kalplerini kirletmiştir.” (Mutaffifin:14)
  • “Artık kazanmakta olduklarının cezası olarak az gülsünler, çok ağlasınlar.” (Tevbe:82)
  • “Kendi kendine yalvararak ve ürpererek, yüksek olmayan bir sesle sabah akşam Rabbini an. Gafillerden olma.”
  • “Kim Allah’ı zikretmekten gafil olursa, yanından ayrılmayan bir şeytanı ona musallat ederiz. Bu şeytan onu doğru yoldan alıkoyar da o kişi kendini doğru yolda sanır.” (Zuhruf:36-37) buyuruyor.

Bir kutsi hadiste şöyle buyruluyor:

  • “Ey insanoğlu! Bana ibadet için zaman ayır ki, seni ihtiyaçtan kurtarayım, evini rızık doldurayım; vücuduna rahatlık vereyim. Beni anmaktan ve bana ibadet etmekten gafil olma; eğer gafil olursan, seni ihtiyaç içinde bırakırım, vücuduna zahmet ve yorgunluk veririm, kalbine de gam ve keder bırakırım.” (Fikri Yavuz:40, Kutsi Hadis s:61)
0

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir