GENEL OLARAK DİNİ KONULARDA EDEP ADAP

“Din” dediğimiz zaman Cenab-ı Allah’ın vahiy yoluyla, peygamber aracılığı ile insanların mutluluğu için gönderdiği emir ve yasaklardır.

  • Dini gönderen Allah’tır. Din, lüzumludur. Dini inkar, Allah’a isyandır.
  • Dinle, dinin emir ve yasakları ile alay edilmez.
  • Dini ilimlerle alay edilmez, hor görülmez.
  • İslam, bizi geri bıraktı. İslam gericilik dini denmez.
  • Müslümanlarla alay edilip ileri geri konuşulmaz.
  • Dinsizlik iyi görülüp övülmez.
  • Dinin emir ve yasaklarına itirazsız uyulur.
  • Günah ve haram olan şeyler meşru sayılmaz. Dinden olmayan şeyler dindenmiş gibi gösterilmez.
  • Başka dinden olanlara benzenmez. Onlarla beraber olunmaz.
  • Allah’ın rahmetinden ümit kesilmez.
  • Peygamber (as)ın sünneti terk edilmez. Allah’ın affına güvenerek günah işlenmez.
  • İbadetler için, bunlar yapa yapa biter mi, hepsini yapmaya güç yetmez denmez. İbadet terk edilmez.
  • Namaz için işim çok, vaktim yok demek, din iman sövmek, Allah’ına kitabına demek.
  • Allah’tan başkasından yardım beklemek,
  • Günah işleyen “Ne yapayım benim için Allah böyle yazmış, benim alınyazım buymuş” demek.
  • Kötüye, kötülüğe rıza gösterilmek, islam dışıdır.
  • Dine karşı saygılı ve edepli davranılır. Dine yönelik bir hata, insanı dinden uzaklaştırır. Medeni insan, dine ve dindara karşı saygılı olur, saygılı davranır.
  • Müslümanlara karşı da edepli olunacaktır.

“Mü’minler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin ve Allah’tan korkun ki esirgenesiniz. (Hücurat 10)

“Birbirinizin gizli hallerini araştırmayın.” (Hücurat 12)

“Bazınız bazınızın gıybetini yapmasın.” (Hücurat 12)

“Toptan Allah’ın ipine sarılın, ayrılmayın.” (Al-i İmran 103)

Mü’minler hakkında Allah (cc) işte böyle buyuruyor. Mü’minler, Ensar ve Muhacir gibi kardeş oldukları zaman her şey güzel olacak. Ensar ve muhacirler kendi ihtiyaçları olmalarına binaen gönüllerinde hiç sıkıntı duymaksızın kardeşlerini kendilerine tercih ediyorlardı. İşte kardeşlikteki isar bu halde idi.

Peygamberimiz (sav) ise mü’minlerin vasıflarını ne güzel ifade buyuruyor: “Mü’minlerin dertleriyle ilgilenmeyen onlardan değildir”

“Müslüman, müslümanın kardeşidir. Ona zulmetmez, onu zelil etmez, ona harekette bulunmaz, onu terk etmez, ona hakaret etmez.”

Müslüman, müslümanı terk etmez. Onun ihtiyacını giderir. Onu korur Ona hiçbir şekilde zarar vermez.

Müslüman kadınların edebi ise şöyledir:

  • Evvela ırzını, namusunu koruyacaktır. (Nur:31)
  • Örtülmesi gereken yerlerini örtecektir. Giyimi Kur’an’a sünnete ve edebe uygun olacaktır. Cahiliye kadınları gibi ses çıkaran ayakkabılarla, açık saçık, kokular, boyalar sürünerek ortalıkta dolaşmayacaktır. Müslümansa islamı temsil edecektir.
  • Müslüman kadının görevi; evde kedi köpek ve çiçek yetiştirmek değil, çocuk yetiştirmektir.
  • Evini günah evi olmaktan çıkarıp, meleklerin eğleştiği, sevap işlenen ev haline getirmektir.
  • Evlerde misafirliklerde karma karışık değil, herkesin birbirini öptüğü, geliş-gidişler değil, mahremiyete riayet etmektir.
  • Giyim kuşam ve yaşam tarzı, modacıların icadı değil, islamın belirlediği şekil olmalıdır.
  • Yabancılarla konuşurken edep sınırlarının aşılmaması gerekir. Göz göze, sarmaş dolaş, sırıtarak ilişkilerden kaçınılmalıdır.
  • Edep, insanı, insana ait değerleri korur.
  • Örtü, kadını kötü mesaj vermekten, tacizden, tecavüzden, kötü gözle bakılmaktan, incitici sözlerden korur. Cenab-ı Allah bu maksatla kadının örtünmesini emretmiştir. Onun bunun dediği değil, alemlerin rabbine diyor o önemlidir.
  • Kadın iffetli, hayalı olmadıkça, evler dejenere olur. Edepli hayalı nesiller yetişmez.
  • Edebe, adaba uygun olmadan yapılan hiçbir hayırlı iş, fayda vermez. Ebu Talip, peygamber efendimizin hamiliğine yapmış, ona verilecek zararları önlemiş ama sonunda yaptıkları ona fayda vermemiştir.
  • Edep insanın süsüdür. Ona çok şey kazandırır ve onu başkalarından farklı kılar.

İnsanın hayatı, evi, işi, edep ile nizam bulur. Bir yerden edep giderse, o yere edepsizlik gelir.

0
Tags :

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir