EZANIN DİNLENİP TEKRAR EDİLMESİ LAZIMDIR
Ezanokunurken, dinlenir, müezzinle aynı anda tekrar edilir. Yalnız müezzin ―Hayye alas-salah ve Hayye aleh Felah‖ derken ―la havle vela kuvvete illabillah‖ denir. Sabah ezanında ―Essalatü Hayrum minen-nevm‖ yerine ―sadakte ve bererte‖ denmelidir. (Bak. K.
Sitte 8/224)
Hz. Peygamber (a.s.) ―Ezanı işittiğiniz zaman, müezzinin söylediklerini aynen söyleyin‖ buyurmuştur. (Buharı Ezan:7)
Ezanın sonunda da Allah‘a hamdedilir, salavat getirip dua edilirse, o zaman duaların kabul olunacağı zamandır. Ezan bitiminde salavat getiren ve dua edene peygamberimiz, şefaatinin vacip olacağını müjdelemiştir.
(Bak. K. Sitte:7/2437)
- Ezan okurken işi konuşmayı bırakmak gerekir. Sigara içilmez.
- Ezan okuyana, ezan dinleyene selam verilmez.
Ezan bir davettir, icabet edilmesi gerekir. Çünkü ezanda ―Haydin namaza gelin, kurtuluşa gelin‖ daveti vardır. Allah‘ın bu davetine icabet farzdır. Namazı geciktirmek, tevbe istiğfar etmeyi gerektirir. Namazı terk ise, isyandır. Namaz, keffareti olmayan bir ibadettir.
Ezan okuyanın alacağı sevap büyüktür. Kur‘an‘da şöyle buyrulur ―İnsanları Allah çağıran, iyi iş yapan‖ ve ―ben müslümanlardanım) diyenden kimin sözü daha
güzeldir?―(Fussilet:33)
Allah‘a çağıran ses, insanın kulluğunu hatırlatır. Kendine gelmesini sağlar. En önemlisi de insanın hidayetine vesile olur.