DULLAR YETİMLER HAK SAHİBİDİR
Yetim malı yemek, yedi büyük günahtandır. (Müslim, iman:145) Yetimleri gözetmeye dinimiz özel önem vermiştir. Çünkü yetimler korunup kollanmaya muhtaçtır.
Allah Kur’an’da
- “Yetimlerin mallarını haksız yere yiyenler, karınlarını dolduran ateş yemiş olurlar. Zaten onlar, çılgın bir ateşe gireceklerdir.” (Nisa:10) buyurur.
- Yetim, mü’mine emanettir. Peygamberimiz yetimle ilgilenenle kıyamet günü beraber olacağını bildirmiştir. (Buharı, Talah:25) – Bir hadislerinde de:
- “Dul ve yetimlere yardım eden kimse, Allah yolunda cihad eden veya gündüzleri nafile oruç tutup geceleri ibadetle geçiren kimse gibidir” buyurmuştur. (Buhari Nafakat:1)
- En şerli insan, dulları öksüz ve yetimleri inciten kimsedir. Onların malına ırz ve namusuna göz dikenlerdir.
Bazıları “Merhametten maraz doğar” diyor. Yardımdan uzak duruyor. Merhametten maraz değil merhamet doğar.
Varlık sahibi, ihtiyaç sahiplerini araştıracak onun ihtiyacını giderecektir. Çünkü Kur’an’da: “Mallarınız da ihtiyaç sahiplerinin hakkı vardır” buyrulur.
(Zayiyat:19) Bir ayette de:
- “Yoksula hakkını ver, gereksiz yere saçıp savurma!” (isra:26) buyrulur.
- Peygamber (as) şu talimatı veriyor:
- “Zayıflarınızı arayıp bulun. Zira sizler, zayıfları-
nız sebebiyle yardıma ve rızka kavuşuyorsunuz.” (Tirmizi Cihad:24)
- Yardımlar ve sadakalar kulluk gereğidir. Onun için yardımlar kulluk şuuru ile yapılmalıdır.
Yardımlar onur kırıcı şekilde yapılmamalıdır. Kaşıkla verip sapı ile göz çıkarılırsa, o yardım, yardım olmaz. Bir karşılık bekleyerek yapılacak yardımda yardım değildir.
Atalarımız: “Sağ elin verdiğini sol el görmemeli” demişlerdir. Onun için sadaka taşlarını devreye sokmuşlardır.