DUA VE TÖVBE DE EDEP ADAP

a) Duada;

Dua, sığınmak, istek ve yalvarışta bulunmak demektir. Dua, Allah’a ilticadır.

Dua ibadettir ibadetin özüdür.

Dua, belâ ateşini söndürür insanı Allah’a yaklaştırır. İbadetin kabulü için duaya ihtiyaç vardır.

Peygamber (as)ın ifadesiyle dua, mü’minin silahıdır. Allah Kur’an’da: “Bana dua edin ki, icabet edeyim” buyurur.

Sığınma ancak Allah’a olur istek ancak Allah’tan olur. Yalvarış ancak Allah’a olur.

Hayır dua edilir, beddua edilmez. Allah’ın yarattıklarına lânet okunmaz. Lânet ve beddua yerini bulmazsa lânet edene geri döner.

Duada edep ve adap nelerdir?

  • Önce helal lokma şarttır.
  • Kul hakkı varsa helalleşilir.
  • Günahlara tövbe istiğfar edilir.
  • Euzu besmeleden sonra Allah’a hamd Rasulüne salavat getirilir.
  • Cenab-ı Allah’a güzel sözle yaklaşılır. Duada söz güzel olmalıdır.
  • Dua için vakit de önemlidir. Seherlerde farz namazların ardından, camide, Kabe’de, bir iyilik ve bir miktar sadakadan sonra yapılan dualar daha çok kabul olur.
  • Dua edecek olan kişi abdestli ve kıbleye doğru yönelirse, secdeye kapanarak, gözyaşı ile yapılırsa daha çok kabul olur.
  • Dua alışkanlık olarak değil, el, dudak hareketleri hiç değildir. Dua, kalpten, gönülden ne istediğini bilerek yapılmalı ve yapılan dua hayata taşınmalıdır.
  • Dua Cenab-ı Allah’tan istemektir. Onunu için dua metni aranmaz. Ne isteniyorsa, bilerek ve kabulü umularak yapılır.
  • İnanmadan Allah’a, peygambere uymadan dua etmek ve edilen duaya “amin” demekle dua olmaz.
  • Olmayacak bir şey Allah’tan istenmez.
  • İbadetsiz, zikirsiz, fikirsiz ve şükürsüz, sıkıştığın zaman duanın kabulü biraz zordur.
  • Duada Allah benim duamı kabul eder, düşüncesi taşımak yanlıştır.

Allah benim duamı kabul etmez düşüncesi de yanlıştır. Korku ile ümit arasında olunmalıdır.

  • Her dua istendiği gibi kabul olmaya bilir. Allah açılan elleri boş çevirmez. Dua, ya kabul olur, ya sevaba dönüşür, ya ibadet olur, ya bir belayı defeder, ya da günaha kefaret olur. Hiçbir dua boşuna değildir.
  • Ana babanın, mazlumun, ihtiyaç sahibinin duasını almak red olunmayan dualardır.
  • Oruçlu iken yapılan dua da kabul olunan dualardır.
  • Cuma günü gizli tutulan saatte yapılan dua-mübarek gün ve gecelerde tanınan fırsatlarda yapılan dualar makbul olan dualardır.
  • Duada bağırılıp çağrılmaz. Kas göz hareketleri yapılmaz.  Ellerin şekli önemli değildir. Yapmacık ve ayrımcılık hareketlerden kaçınılmalıdır.
  • Allah Rasulü ve Allah’ın sevgili kulları vesile edilerek dua edilmelidir.
  • Akıl, kalp dua esnasında başka şeylerle uğraşmamalıdır.
  • Dua eden, yalnız kendisi için dua etmemeli, ana baba evlatlar ve Müslümanlar içinde yapılmalıdır.
  • Ölenler, üzerimizde hakkı olan kimseler unutulmamalıdır.
  • Dua devamlı olmalıdır.
  • Duadan önce iki rekat nafile namaz kılınırsa, kul ile Allah arasında perde kalkar.
  • Duada “lütfen, dilersen, istersen, uygun görürsen duamı kabul et” denmez.

Allah: “Bana dua edin duanızı kabul edeyim” buyuruyor (Bakara:186)

  • Duanın kabul olması için günahlar, haramlar terk edilmelidir. Günahlara pişmanlık duyulmalıdır.
  • Hem günah işlemeye, haram yemeye devam edenin, hem de affını isteyenin duası kabul olmaz.
  • Duada fiili dua önemlidir.
  • Duada acele edilmemelidir.
  • Dua yalnız Allah’a yapılır. İstenilen yalnız Allah’tan istenir. Değilse şirk koşulmuş olur.
  • İyilik yapılana, yardım edene “benim için dua et” demek, ahiret sevabını yok eder.  
  • Aksırma halinde, selamlaşmada, telefon konuşmalarında dualaşma ihmal edilmemeli, ayrılırken “Allah’a emanet ol!” şeklinde dualaşmalara önem verilmelidir.
  • İnançsız kimseler için dua edilmez. “Allah hidayet versin” denir.
  • Dua eden imam, cemaat “amin” derken, yalnız kendisi için dua etmemeli. Hafif duyulan bir sesle umuma dua etmelidir.

* * * * *

b) Tövbede;

Tövbe, hatalardan, günahlardan sonra pişmanlıktır.

  • Her günaha tövbe gerekir. Çünkü tövbe edilmeyen günah büyür. Her günahta da küfre açılan bir kapı vardır.
  • Tövbe, kurtuluştur. (Nur:3)
  • Günahlara tövbe edememek bir cezadır.
  • Günahsız insan olmaz. Benim günahım yok demek günahtır. Her musibet için “bunda benim kusurum ne? Diye sorulmalıdır.
  • “İnsan beşer, durmaz şaşar.
  • Eyler hata üçer beşer” denmiştir.
  • Tövbe bütün organların yıkanmasıdır. Vücudun her türlü kirden arındırılmasıdır.
  • Tövbe, duadır. Tövbe yalvarıştır. Tövbe günahlardan kaçıştır.
  • Tövbe, aczini bilmek affedici bir Rabbinin olduğunu hatırlamaktır.

Tövbe eden, rahatlar, günahkarım psikolojisinden, vicdan azabından kurtulur.

  • Kimse kendini günahsız görmemelidir.
  • Günahkarda günahını affedilmez görmemelidir.
  • Tekrar tekrar günah işleyen, tekrar tekrar günahtan kurtuluncaya kadar tövbe etmelidir.
  • Tövbe insanın günahtan uzaklaşıp Allah’a yaklaşmasına sebep olur.
  • Hiçbir günah küçük görülmemelidir. Küçük görülen günah büyür, kalbi karartır. Bazı günahlar da küfre götürür.
  • Günah işlemekte ısrar edilmez. Günah olan bir şey güzel görülmez, güzel gösterilmez.
  • İşlenen günah başkasına anlatılmaz. Anlatılırsa, başkaları da o günahı işler ve kötü çığır açılmış olur.
  • Günah işlemek alın yazısı değildir. İslam da insan günahkar doğmaz. İnsan kendi kendini kirletir. Allah insana akıl vermiş, peygamber, kitap gönderip uyarmıştır.
  • Kur’an’da. “Allah kimseyi zulmetmez. İnsanlar kendi kendine zulmeder” buyrulur. (Yunus:44)
  • Günah işleyen ayıplanmamalı, yoksa geri dönüşü zorlaşır.
  • Günahkar kınanmaz yoksa o günah kınayanın başına gelmeden ölmez.
  • Günah işleyen terk edilmez. Günah yüzüne vurulmaz. Allah seni affetmez, denmez, tövbe etmesi tavsiye edilir. Günahı terk etmesi sağlanır. Günah işleyene değil, günaha kızılır. Günaha düşmemek için iyilerle, iyi ortamlarda bulunulmalıdır.
  • Hiçbir günahın gizli kalmayacağı bilinilmelidir. Allah görüyor, Allah biliyor. Kiramen katibin melekleri yazıyor.
  • Allah affeder, sonra tövbe ederim diye günah işlenmez. Bu durumda Allah insana tövbe etme fırsatı vermez.
  • Günahlardan uzak kalmak için namaz oruç, sadaka, zikir,. Kur’an’a sarılma gibi ibadetler terk edilmemelidir.
  • Günahları yüzünden helak olanlar göz önüne getirilirse günah insana soğuk gelir.
  • Bir gün Allah’ın her şeyin hesabını iğneden ipliğe soracağı unutulmamalıdır.
  • Günaha düşmemek için nefsin arzularını ve şeytanın telkinlerine uyulmamalıdır.
  • Günah işleyen ve işletecek olan arkadaşlardan uzak durulmalıdır.

Nasıl tövbe edilmelidir?

  • Abdest alınır, iki rekat namaz kılınır.
  • Kutsal mekan ve zaman seçilir.
  • Bir miktar sadaka verilir.
  • Kul hakkı söz konusu ise helallik alınır.
  • Günaha pişmanlık duyulur ve günah kesin olarak terk edilir.
  • Haram lokmayı terk etmek,
  • Allah’a hamd Rasûlûne salavattan sonra tevbeye başlamak,
  • Peygamberimizi ve salih kulları vesile kılmak.
  • Dönülmeyecek tövbe yapmak.
  • Tövbeyi geciktirmemek affı kolaylaştırır.
  • Günah işlemiyorum ki, niye tövbe edeyim denmez. Bu söz tövbeyi gerektirir.
  • En büyük günahlar bile tövbe edilerek af umulur.
  • Allah’ın rahmetinden ümit kesilmez. Birde kesin olarak af umulmaz. Korku ile ümit arasında olunur. Yeter ki, kulluk defterinden silinmemiş olunsun.
  • Günahı gözyaşı siler.
  • Günaha istek yoksa, kalpte huzur iyilerle almaktan zevk duyulur ve yapılan ibadetten zevk alınırsa, tövbenin kabul olduğu anlaşılabilir.
  • Bir insana tövbe nasip olmuşsa tövbesinin kabul olacağına işarettir. Bu fırsat kaçırılmamalıdır.
  • Tövbe yüksek sesle edilmez.
  • Günahların affı için kuldan tevbe alınmaz. Bu şirk olur. Tövbeleri kabul edecek olan tek Cenab-ı Allah’tır.
  • Tevbe eden Allah’ım, beni af eder misin lütfen affet gibi bir ifade kullanmamalıdır.
  • Unutmayalım, Allah affetmeyeceği tövbeyi yaptırmaz. Allah’ın affı kulun günahından daha büyüktür. Yeter ki, şeytanın tuzağına düşülüp nasıl olsa Allah af eder düşüncesiyle günah işlenmesin.
0
Tags :

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir