DOKUZUNCU GÜN

Euzubillahimineşşeytanirracim.

Bismillahirrahmanirrahim.

GÜNLÜK PROGRAM

1. ALLAH’IN GÜZEL İSİMLERİ:

9- EL- CEBBAR: Dilediğini zorla yaptırmaya gücü yetendir.

• GÜNÜN AYETİ VE HADİSİ :

1. Ayet: “Başınıza gelenler, kendi ellerinizle işledikleriniz yüzündendir.”

(Şura:30)

• Hadis: “ Kaderi, duadan başka bir şey çevirmez.” (Ramuz el Ehadis :486/11)

Kader: Allah’ın her şeyi bilip takdir etmesidir. Allah’ın bu yazması, kulun iradesine mani değildir. Yani kulu zorlamaz. “Kötü kader”, “Kara talih” yoktur. İnsan, yaptıklarını “Ne yapalım alın yazısı ” deyip suçu üzerinden atamaz.

Bu konunun tartışılmaması gerekir. Zira insan bütün işlerini kendi isteği ile yapar. İnsan iyi de yapar, kötü de. İnsan sevap da işler, günah da işler. İsteyen, istediği yere gider.

Allah, takdir ederken; kulun ne yapacağını, nasıl yapacağını bildiği için öyle yazmıştır.

İnsan yaptıklarından sorumludur. Neden? Kendi isteği ile yapmıştır. Yaptığı yanlış şeyler için pişman olur. “Keşke” der. Neden? Doğrusunu, iyisini yapabilirdi de ondan. Asansörün hangi düşmesine basarsanız o katta inersiniz.  

Hava tahmin raporları neye dayanır? Hava şartlarına göre; yağmur  yağacak deniyor ve yağıyor. Burada yağmur, yağacak dendiği için mi yağar? Yoksa yağacağımı bilinmiştir? İşte kaza kader de böyledir.

Allah şeytanı kötü yaratmadığı gibi hiçbir şeyi  kötü yaratmamıştır. Allah, iyiyi de kötüyü de yarattıktan sonra insana ikisini de yapma gücü verir. İnsan bu gücünü istediği yönde kullanır. Meselâ: kader kurbanı deniliyor, bu yanlıştır. İnsan hatalarının kurbanı olur, yaptığının cezasını çeker.

Allah, iyi kötü, haram helal, günah sevap, her şeyi yaratmış ama kötülüğe razı olmamış “ yapmayın” demiştir.

Kaza kadere doğru bir şekilde inanan, bunun faydalarını görür. Peygamber (as) : “Kadere iman üzüntüyü giderir” buyurur. (Ramuz:193/5) çok şikayetçi olmaz. “Her şeyde hayır vardır” der.  

Kaderi dua ve tedbir değiştirir. Allah “Tedbirinizi alın” diyor. (Nisa :71) Peygamber (as):”Tedavi olun” diyor. “İşinizi sağlam ve güzel yapın” diyor.  

Hz. Ömer (ra) bir duasında şöyle demiştir; “Allah’ım! Adım kötüler arasında ise adımı oradan sil, iyiler arasına yaz.”

C- SÖZÜN ÖZÜ:

1. “Kork Allah’tan korkmayandan, Allah’ı olmayanın ahlakı olmaz.” Doğru.
2. “Allah baba, Allah dede” yanlış. Misyonerlerin telkinidir.

D- BİR OLAY:

Emekli bir Müslüman Londra da bir ev kiralıyor. Bir ay kadar sonra ev sahibi yaşlı kadın kapıyı çalıyor ve soruyor:

• Siz hangi dine mensupsunuz?  
• Müslüman’ım.
• Peki ama sizin dininizde hiç ibadet yok mu?
• Nasıl yani?
• Sizin dininiz sadece “Müslüman’ım” demekten mi ibadet?

-…

• Bakın biz her Pazar kiliseye gideriz. Siz niye hiç camiye gitmiyorsunuz? Sizin dininiz de hiç emir yok mu?

Bu sorularla kendine gelen Müslüman: ”Ondan sonra hep namazlarımı kıldım” demiştir.

E- BİR DAVRANIŞ

Arkadaşlarla olan ilişkimiz nasıl olmalıdır?

Arkadaşlarımıza karşı saygılı, uyumlu ve geçimli olmalıyız. Ailemizin istemediği kimselerle arkadaş olmamalıyız.

Arkadaşlar arasında darılmak, küsmek, kötü söz söylemek, ağır şakalar yapmak doğru değildir.

Arkadaşlarımıza yardımcı olmalıyız. Onlarla üzüntü ve sevinci paylaşmalıyız. Hep onların iyiliğini istemeliyiz.

Yalandan, iki yüzlülükten uzak durmalıyız, güvenilir olmalıyız.

Arkadaşlarımızı iyi seçmeliyiz. Kötü huylu, kötü alışkanlıkları olanlar her zaman insanın başını derde sokar. Arkadaş insanı rezil de eder, vezir de eder denmiştir. Bir de: “Söyle arkadaşını sana kim olduğunu söyleyeyim” denmiştir.

Şunu hiç unutmayalım: “çürük olan domates, hep sağlamları çürütmüştür. Hiçbir zaman çürüğü iyileştirmemiştir. Onun kötülüğünden bana ne” diyemeyiz.

Arkadaş üç çeşittir: Gıda gibi olan vardır. İnsana hep fayda verir. İlaç gibi olan vardır, ihtiyaç duysan fayda verir. Hastalık gibi olan vardır. Yakın olursan canını yakar.

Bize bir defadan ne çıkar diyenlerden, “kırgınım, başım ağrıyor” deyince al şu hapı at, diyenlere dikkat etmeliyiz.

Unutmayalım, kişi arkadaşının dini üzeredir. İnançsız ahlaksız, iffetini korumayan arkadaşta hayır yoktur.

F- SAĞLIK İÇİN:

Zehirlenmelerde :

• İlk önce süt, yumurta akı ve bol su içilir.
• Parmak ağza sokulup, kusması sağlanır.
• Mide yıkatılır.
• Zehirlenen açık ve temiz havaya çıkarılır, bol oksijen alması sağlanır.
• Acilen hastaneye kaldırılır.

G-  DİN BİLGİSİ:

Teyemmüm nasıl alınır:

Su bulunamadığı ve su kullanmanın sakıncalı olduğu hallerde teyemmüm yapılır. Teyemmüm, abdest ve gusül yerine geçer.

Önce niyet edilir. Sonra eller  temiz toprak ve toprak cinsinden taş, tuğla, kiremit, duvar gibi bir yere vurulur ve yüze sonrada kollara sürülür. Meshedilir.

Özrün geçmesi veya suyun bulunması teyemmüm abdestini bozar.

• Teyemmüm abdesti ile her ibadet yapılır.
• Abdesti bozan şeyler, teyemmüm abdestini de bozar.
• Hayız ve nifastan kurtulan kadın su bulamaz ve o anda yıkanmak mümkün olmazsa, teyemmüm abdesti alır, ibadete başlar.
• Eğer teyemmüm namaz için ise vakit girdikten sonra alınmalıdır.
• Ayakta mest varsa el içi ile parmak uçlarından başlayıp yukarıya doğru mesh edilir.
• Mestin 5-6 km. yürümeye dayanıklı olması lazımıdır.
• Mestin müddeti 24 saattir. Yolcular için 72 saattir. Müddet dolunca mestler çıkarılır. Yeniden abdest alınır, giyilir.
• Mestin çıkması, ayaktan çıkması veya bir miktar açılması halinde abdest bozulur.
• Mestin topukları örtmesi şarttır.
• Ayrıca yara ve sargı üzerine eğer mest edilecekse, tamamı veya ekseriyeti meshedilmelidir. Sargının açılması veya çözülmesi de abdesti bozar.

H- BİR DUA EDELİM:

Güzel bir iş yapanı görünce yapılacak dua:

– “Allah’ım bana da bunun gibi güzel iş yapmak nasip et.,”

I- BİR DUA EZBERLEYELİM:

BİRİNCİ KUNUT TEKRAR

İ- BUGÜN NELER ÖĞRENDİK?