DİNDAR NESLE İHTİYAÇ

Aileler için, devlet millet için varlığımızın devamı için dindar nesle ihtiyacımız var. Onun için milli ve manevi değerlerine bağlı yüz akı evlatlar yetiştirmeliyiz.

Bu bir sanattır. Şimdi hayırlı bir nesil nasıl yetişir ona bakalım:

Önce hamur ailede karılır:

Her şeyden önce iyi mahsul elde edebilmek için nasıl toprağın verimli olması aranıyorsa, iyi bir nesil elde edebilmek için de iyi bir eş seçilmelidir. Aslı nesli araştırılmalı, iyi bir terbiye eğitimi görmüş olmasına dikkat edilmeli, en önemlisi de inançlı, iffetli olanlar tercih edilmelidir.

Eş iyi seçilirse, mutlu olunur, iyi ve hayırlı evlatlar yetiştirilir.

Her iş dualı besmeleli olduğu gibi. İşe besmele ile başlanmalıdır. Hayırsız insanlar için “Besmelesiz” tabiri kullanılır. “Besmelesiz işin hayrı olmaz” denmiştir.

Çocuk ana karnında helal gıda ile beslenmelidir. Haramla beslenen vücut hârâmi olur. Ana yediğine içtiğine dikkat etmelidir. Çocuğuna helal süt emzirmelidir. Acil durumlarda meme ucu yıkanıp besmele ile emzirmelidir.

Çocuk ana karnında iken yenilip içilen, dinlenilen müzik, okunan Kur’an, yapılan dualar çocuğa yansır, çocuk bunlardan etkilenir.

Çocuğu etkileyecek hareketlerden ve ilaçlardan kaçınmalıdır. Dikkat edilmezse, engelli doğuma neden olur. Alkol, sigara, uyuşturucu kullanılmamalı, çünkü bunlar çocukta kalıcı olur.

Mecburiyet yoksa, normal doğum tercih edilmelidir. Sezer yanla doğum bir nevi soykırımdır. Çocuğu ömür boyu olumsuz etikler. Çocuk 72 saat kadar sonra ana sütü içebilir. Ana sütü bir aşıdır, çocuğu korur. Normal doğum anne için de çocuk içinde daha faydalıdır. Onun için normal doğul tercih edilmelidir.

Çocuk dünyaya geldikten sonra ilk yapılacak şey sağ kulağına ezan, sol kulağına da kamet getirilir. Bu peygamber efendimizin tavsiyesidir. Kendisi de torunlarına böyle yapmıştır. Okumadan sonra verilen güzel ismi ile üç defa çağrılır.

Çocuğa verilen isim güzel olmalıdır. Ana babanın çocuğa görevlerinden birisi ona güzel bir isim vermeleridir. Çünkü kıyamet günü insanlar isimleri ile çağrılacaklardır.

Yalnız Allah’ın zatına mahsus isimler verilmemelidir. Ancak Abdullah, Abdurrahman şeklinde verilmelidir. Bir de manası kötü isimler verilmemelidir. Peygamberimiz kötü manalı isimleri değiştirmiştir.

Bir hadislerinin de: “Siz kıyamet günü kendi isimlerinizle çağrılacaksınız. Öyleyse güzel isimler koyun buyurmuştur. (Ebu Davut, edep:61)

Çocukların ilk duyduğu şey ezan kamet olmalıdır. İlk söylediği şeylerde Allah ve lailahe, illallah, Muhammed (sav) olmalıdır. Bunu öğretmek zor değildir. Peygamber (as) şöyle buyurur: “Çocuklarınız konuşmaya başladığında ona “Lâilâhe illallah” demeyi öğretin” (Ramuz:33/3)

Çocuğun ilk öğrendiği şeyler onda kalıcı olur. Onun için küçük yaşta dini hayatın içine çekilmelidir. Vakti geçince benimsemez. İlk anlarda İslam fıtratı üzeri yaratıldığı için dine meyyal olur.

7 yaşına geldiği zaman namaz öğretilmeli ana baba ile beraber onunda katılması istenmeli ve sağlanmalıdır.

Peygamber (as):

“Çocuklarımıza 7 yaşında namaz kılmayı öğretin. 10 yaşına geldiğinde namaz kılmalarını sağlayın. Erkek ve kız çocuklarının yataklarını da ayırın” buyurmuştur. (Ebu Davut, salat:26)

Bunlar iyi nesil yetiştirmek isteyen ana babanın vazgeçilmez görevi ve sorumluluğudur.

Bir gün peygamber (as) a bir grup yeni Müslüman olan kişiler geliyor, 20 gün kadar kalıp İslam’ı öğreniyorlar. Ayrılacakları zaman peygamber (as) onlara:

-“Gidin ailelerinize dinlerini öğretin, namazı öğretin” buyuruyor. (Buhari ezan:18)

Cenab-ı Allah’ın Müslüman ana babalara emri de namazın öğretilmesidir. Şöyle buyurur: “Ailene namazı emret; kendinde sabırla namaza devam et…” (Taha:132)

Allah’a kulluk görevleri çocuğa küçük yaşta öğretilmelidir. Bu mermere yazılan yazı gibi kalıcı olur. Sonradan yapılan aşı tutmaz su üstüne yazılan yazı gibi olur. olmuyor, ne yaptıysam olmadı sızlanmaları fayda vermez.

Çocuğun kafasına şu olacak bu olacak yerine güzel insan olacak, cennetlik olacak düşüncesi aşılanmalıdır.

Ana baba çocuğu büyütürken sadece lafla değil, giyimiyle davranışlarıyla iyi örnek iyi model olmalıdır. Peygamber (as)ın tebliğdeki metodunun özü şuydu: “Söyleme yap” “Yapmadığını söyleme” çünkü çocuk önce ana babasını taklit eder.

Cenab-ı Allah Kur’an’da:

“Ey iman edenler! Yapmadığınız şeyleri niçin söylüyorsunuz? Yapmadığınız şeyleri söylemeniz Allah katında büyük bir nefretle karşılanır.” (Saff:2-3)

Allah soruyor:

“Başkalarına iyiliği emredip kendinizi unutuyor musunuz?” (Bakara:44)

O küçük, o çocuk denilip hatalarına göz yumulmamalıdır. Baştan edebi, haramı, günahı , sevabı öğrenirse öyle devam eder. Bir atasözümüz var, “İnsan yedisinde ne ise yetmişinde de o olur.

Allah emrediyor:
-“Ey iman edenler kendinizi ve ailenizi yakıtı insanlar ve taşlar olan cehennem ateşinden koruyun.” (Tahrim:6)

Çocuk bir avuç hamur gibi ana babaya teslim edilir. Onu, şekillendirmek ana babanın elindedir. Nasıl istenirse öyle olur. Hiçbir emek boşa gitmez. Nasıl istenirse öyle olur. Küçükken itirazı olmaz.

Çocuğun iyi insan olması için helal gıda, helal süt şarttır. Peygamber(as): “İnsan yediğinden ibarettir” demiştir. Bunun yanında ana baba hayırdua ile büyütmeli, bedduadan, kaba ve çirkin sözlerden sakınmalıdır. Bazı aileler dil alışkanlığı olacak çocuğun  bir hatasını gördüğünde “Gavurun çocuğu” gibi ifadeler kullanıyor. Çocuğa güzel yaklaşmıyor, güzel şeyler öğretmiyor. Kendisi dini bir hayat yaşamıyor. Çocuğunun iyi bir insan olmasını bekliyor. Eğri cetvelin doğru çizgisi olmaz.

Bir ata sözünde: Oğlan babadan öğrenir at çevirmesini, kız anadan öğrenir sofra donatmayı” denmiştir.

Şartlardan biri de ev, Müslüman evi olmalıdır. Günah evi olmamalıdır. Kötü ve kötüyü hatırlatacak bir şey bulunmamalı ve kötülük işlenmemelidir. Çocuk ana baba kavgasına geçimsizliğine şahit olmamalıdır.

Dayak cennetten çıkmadır derler. Dayağın evde yeri yoktur. Çocuk dayakla büyürse kindar yetişir, hatta küçükken yediği dayağı inancı almazsa, büyüyünce iade eder.

Çocuk raflarda dini kitap, duvarlarda dini semboller görmelidir. Çocuğa kabirde, ahirette sorulacak soruların cevabı öğretilmelidir. Değilse Allah’ın huzurunda ana babasının yakasını yapışacak onlardan şikayetçi olacaktır. Bana dinimi öğretmediler, beni iyi terbiye etmediler diyecektir.

Ana baba sırtı pek, karnı tok, beyni aç evlat yetiştirirse ilk acıyı kendisi tadacak ve fayda vermeyen pişmanlık duyacaktır.

Para kazanalım derken dinlerini öğretmediği çocuğunu sünnet ettirecek ailenin çocuğu biraz korktuğu için şöyle bir soru sormuyor:

-Anne Alman çocukları sünnet olmuyor mu?

-Anne:

-Hayır olmuyor” diyor. Çocuk

-Keşke bende Hıristiyan olsaydım” diyor. İyi bir ana baba olmak gerekiyor. Çocuğa kimlik, kişilik kazandırılmalıdır. Milli manevi değerler kazandırılacak olursa o çocuktan zarar gelmez. Ana baba, büyük anne büyük babasını kumar parası, uyuşturucu parası için öldüren gençler iyi yetiştirilmemiş gençlerdir.

0

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir