Çocuğun hakkı var mıdır?
Hep ana baba hakkından bahsedilir. Doğru ana baba hak sahibidir. Ama çocukların hakkı yok mudur? Onlar hak sahibi değil midir?
Çocuklarına ilgi göstermeyen bir bedeviye peygamber (as) “Allah sizin kalbinizden merhamet duygusunu çıkarıp almışsa ben ne yapayım” demiştir. (Buhari Edep.18)
Bir hadislerinde de: “Çocukların terbiyesini güzel yapın” buyurmuştur. (İbn-i Mace, Edep.3)
“Kişinin öldükten sonra geri de bıraktıklarının en hayırlısı, kendisine dua eden salih bir evlattır.” (Müslim, vasiyet:14) buyurmuştur.
Tabii salih evlat yetiştirmek salih ana babaların işidir. Sorumluluk hisseden ana babalar salih, sadaka-i cariye olacak evlat yetiştirirler.
Bir hadislerinde de Allah Resulü:
-“Bir kimse evladını rezil etmek için “Bu benim evladım değildir” derse Allah da onu kıyamet gününde rezil eder” buyurmuştur. (Ramuz:410/4)
Çocuğun ana babası üzerinde vazgeçilmez hakları vardır. Çocuklar Allah’ın emanetidir. İslam fıtratı üzerine teslim edilen evlatlar kirletilmeyecektir.
Peygamber (as): “Çocuk İslam fıtrat üzere tertemiz doğar ana baba önce Hıristiyan ya da Mecusi yapar” buyurarak, ana babanın elindeki fırsatı ve gücü ifade etmiştir.
Ana baba çocuğun sahibi değil emanetçidir. Onu en güzel şekilde yetiştirmek sorumluluğunu taşır.
İmam-ı Malik’e bir baba evladından şikayet ediyor. Ona:
-Oğluna hiç lanet okudun mu? Diye soruyor.
Adam:
-Okumaz olur muyum. Beni dinlemedi. Kötü davrandı bastım bedduayı “deyince imam-ı malik:
-Oğlunu sen kötü etmişsin” cevabını veriyor.
Ana baba hayır dualarla, sevgi ile şefkat ile evladını yetiştirecektir. Çocuk o zaman hayırlı evlat olur.
Bir babada Halife Hz. Ömer’e gelerek
-Evladım beni dövüyor” der şikayet eder.
Hz. Ömer, çocuğu çağırır, baban senden şikayetçi. Onu dinlemiyor, kötü davranıyormuşsun. Babanın senin üzerinde hakları var, iyi davranmalısın diye nasihat ediyor.
Çocuk Hz. Ömer’e:
-“Ana’nın babanın çocuk üzerinde hakları vardır. Çocuğun ana babası üzerinde hiç hakkı yok mu? Diyor.
-Hz. Ömer: “Olmaz olur mu? Diyor ve sıralıyor: anasını iyi seçecek, güzel ad koyacak, dinini öğretecek ve iyi terbiye edecek” diyor.
Çocuk:
-“Babam anamı iyi aileden seçmemiş, bana kara böcek adını vermiş, bana dinimi öğretmedi, beni terbiye etmedi” deyince Hz. Ömer çocuğun babasına:
-“Çocuğun böyle böyle dedi, doğru mu?” der.
Adam:
“Evet” deyince ona:
“Evladın iyi ki başını yarmamış” der.
Bir hadislerinde de şöyle buyurur:
-“Çocuğun avretine dikkat edin. Onun avreti, büyüğün avreti gibidir. Allah avret yerlerini açana rahmet nazarı ile bakmaz” (Ramuz’ul e Hadis:321/6)
-Çocuğuna küçükken bazı güzel alışkanlıklar kazandırılmazsa, büyüyünce düzeltilemez.
Peygamberimizin yanına baldızı Esma, ince ve dar bir elbise ile gelmişti. Peygamberimiz ondan yüzünü çevirerek:
-“Ey Esma ince ve dar elbise giymemelisin” demiş, ona sitem etmiştir.
Peygamber (as) evlatlarını torunlarını en güzel bir şekilde yetiştirmiştir.
Hz. Aişe evlendikten sonra bile sabahları kapısını çalar “Namaza kalkmayacak mısınız?” derdi.
Tahvim Suresinin 6. Ayeti: “Ey iman edenler! Kendinizi ve aile fertlerini yakacağı insanlar ve taşlardan cehennem ateşinden koruyun!” nazil olduğunda Ashabı:
-Kendimizi koruyabiliriz, ya aile fertlerini nasıl koyacağız? Diye Allah Resulüne sordu.
Allah Resulü şu cevabı verdi:
-Onlara Allah’a kul olmayı, itaat etmeyi ve ibadet etmeyi emrediniz. Allah’a isyan etmekten ve günah işlemekten neh yediniz. İşte böyle koruya bilirsiniz”
Ana babanın çocuğuna görevlerini kısaca ifade edecek olursak:
-Çocuk dünyaya gelince güzel bir ad vermek sağ kulağına ezan sol kulağına kamet getirmek.
-Helal gıda, helal sütle beslemek.
-Varlıklı ise akika kurbanı kesmek.
-Küçük yaştan itibaren güzel terbiye ve ahlak üzere yetiştirmek,
-Yaşına göre dinini öğretmek
-İyi örnek, iyi model olmak.
-okutmak, meslek sahibi yapmak
-İyi bir aile yuvası kurmasında yardımcı olmak,
-İyi insan, iyi vatandaş, iyi Müslüman olarak yetiştirmek diye özetlenebilir.