CAMİYE AİT MALLAR KULLANILABİLİR Mİ?
Cami, umuma aittir. Yapımında herkesin az veya çok emeği geçmiştir. Katkısı olmuştur.
Cami sadece ibadet mekanı olarak yapılmıştır. Amacının dışında kullanılması ve kullandırılması manen sorumluluk getirir. Camiye ait ne varsa her şey, eskide olsa, yeni de olsa, camiye aittir ve kutsaldır. Zorunluluk olmadan hiçbir şeyine dokunulamaz. Hiçbir şeyi özel olarak kullanılmaz. Eski kilim dahi olsa, kutsaldır. Rastgele atılıp, satılamaz.
Kütahya‘nın Gazi Mahallesi‘nde bir caminin şifalı bir su kuyusu vardır. 1940 yılında depo olarak kullanılmaya başlanınca suyu kesilmiştir. Geçenlerde de restore edilmek için cami ibadete kapanınca 656 yıllık su kuyusu tekrar kurumuştur. Yaşlı mahalle sakinleri, caminin ibadete açılmasıyla tekrar suyun geleceğini beklediklerini söylemişler1dir. (30.09.
2003 Vakit)
Cami malını çalana, özel işinde kullanan hiçbir kimseye cami malı fayda sağlamamıştır.
Cami‘nin suyu, elektriği, hoparlörü, hasırı, halısı ve bahçesi kullanılmak zorunda kalınırsa, camiye önemli bir miktarda bağış yapılmalıdır.
Camilerde olur olmaz şahsi ilanlar yapılmamalıdır.
Camilerde düğün törenleri toplantıları da uygun değildir. çünkü kadın olsun, erkek olsun girmesi uygun olmayanlar da camiye girebiliyor.
Cami avlusunda yetişen meyvalar öncelikle o camide görev yapanlarındır. Tabi ki onlar da baktı, suladı ve koruduysa helâldir.
Cami avlusunda yetişen meyve, odun, ot gibi şeylerin satılma durumu varsa, ancak cami için satılır ve gelir camiye harcanır.
Camide bulunan çini, bakır, tarihi levhalar, işlemeler büyük bir itina ile korunmalıdır. Caminin bakım ve tamirine özen gösterilmelidir. Cami‘nin akmasına, sıvaların dökülüp eskiyip gitmesine müsaade edilmemelidir.
Önemli bir husus da abdest bozulan, abdest alınan yerlerin dinimizin emrettiği şekilde temiz tutulmasından, bahçedeki ağaçların, güllerin bakımından başta görevli olmak üzere her müslüman sorumludur.